Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’na giderek Alirıza Özdemir’’le görüşen Abdal Musa Postnişini Hüseyin Eriş, “Evet ben de biliyorum. Biz de bu girdabın içine çekilmeye çalışılıyoruz. Fakat köyde de yöremizde de birçok Alevi kurumları da hizmet yapılıyorsa engellemeyin yapsın, dediler. Bizim tavrımız yine belli. Düşünce olarak dün neysek bugün de oyuz” dedi.
Eriş, “Kültür Bakanlığının Abdal Musa Türbesi içerisinde bulunan antik tiyatro yemekhane, kasaphane gibi yerlerin tadilatı, tamiratı, bakımı için ayrılan 12 milyon TL bütçeye ve dergah içerinde bulunan arsanın kendilerine tahsisine ilişkin Alirıza Özdemir’i ziyaret ettiklerini belirtti.
Alevi örgütlerinin ve Alevi toplumunun karşı çıkmasına rağmen bazı derneklerin temsilcileri, Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nı ve kurumun başına getirilen Alirıza Özdemir’i ziyaret ediyor.
Antalya-Elmalı’da bulunan Tekke Köyü Abdal Musa Kültürünü Araştırma ve Yaşatma Derneği yöneticileri ve üyelerinden oluşan heyetin, Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’na atanan Alirıza Özdemir’i ziyaret ettiği ortaya çıktı. Yapılan ziyareti Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı kendi sitesinde yayınladı.
Söz konusu ziyaretle ilgili Abdal Musa Postnişini aynı zamanda Tekke Köyü Abdal Musa Kültürünü Araştırma ve Yaşatma Derneği Yönetim Kurulu üyesi Hüseyin Eriş, PİRHA’ya açıklamalarda bulundu.
“DERGAHIMIZIN TAMİRİ, TADİLATI İÇİN KÜLTÜR BAKANLIĞI 12 MİLYON TL SÖZÜ VERDİ”
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un yaklaşık 2 ay önce Abdal Musa Dergahı’na ziyarete geldiğini aktaran Abdal Musa Postnişini Hüseyin Eriş, “Kültür Bakanı buralara bir iki düzen verelim dedi. Bizim antik tiyatro da eskimişti, çürümüştü. Orayı güçlendirmek, karşıda bulunan yemekhanemiz ve kasaphanemiz bayağı eskimişti, ‘orayı yapalım’ dedi. Biz de tamam yapın, dedik” diye belirtti.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Tekke Köyü Abdal Musa Kültürünü Araştırma ve Yaşatma Derneği’ne 12 milyon TL bütçe ayrıldığı bilgisini aktaran Eriş, şunları belirtti:
“Bizim burada bir Ali Baba vardı. Bizim mürşitlerimiz, babalarımız hepsi türbeye konulmuştu. Birileri bizi şikâyet etmişti. Vakıflardan bir müfettiş gelmişti sorgulamak için. Orada mezarları görmüş. Oranın SİT alanı olduğunu ve bize verilmesi için dilekçe vermiştik. Bize gelen şahıs ‘Alevi Bektaşi Cemevi Başkanlığı’na gidin, size yardımcı olsun’ demişti.”
ALİRIZA ÖZDEMİR’DEN “TÖRENLERİ BİZ YAPALIM” TEKLİFİ
Bunun üzerine Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’na Alirıza Özdemir ile görüşmek için gittiklerini belirten Eriş, “Ziyarete gider gitmez başkan (Alirıza Özdemir) törenleri kendilerinin yapacağını söylediğinde ben ‘olmaz’ dedim. ‘Törenleri biz yapacağız derseniz, bize bunu dayattığın zaman biz hiçbir şeyi kabul etmeyiz’ dedim” diye konuştu.
“BİZE VERDİKLERİ SÖZLERİ YERİNE GETİRSİNLER YETER”
Her yıl Abdal Musa Törenlerini yaptıklarında Kültür Bakanlığı’ndan destek aldıklarını aktaran Eriş, “Törenleri yaptığımız zaman Kültür Bakanlığı’na dilekçe yazıyoruz, destek alıyoruz. Hazırladığımız afişlere logosunu da koyuyoruz. Kültür Bakanlığı bize 3-5 kuruş verirse veriyor, vermezse ‘canın sağ olsun’ diyoruz işimizi yürütüyoruz” dedi.
Abdal Musa Anma Törenleri yapıldığında kendilerine bilgi verilirse Kültür Bakanlığı’nın yaptığı gibi Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı olarak maddi yardımda bulunacaklarını belirtiklerini aktaran Eriş, “Biz de yardımcı olursanız eyvallah dedik. Ayrıca Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı bizim tavrımızı biliyor. Bize verdikleri sözleri yapsınlar” ifadelerini kullandı.
Abdal Musa Anma Törenleri’nin yapıldığı yerin 2015 yılına kadar Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın üzerinde olduğu bilgisini de aktaran Eriş, “Burası Kültür Bakanlığı üzerindeydi ama muhtarlığa tahsisliydi. 2015 yılından itibaren Büyükşehir Belediyesine geçtikten sonra burası açıkta kaldı. Bize, ‘burasını bir protokolle size teslim edelim’ dediler. Onun üzerine Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’na gittik. Aslında meselenin özünde bu vardı, onun için gittik” dedi.
“KENDİMİZ İÇİN ÖZEL BİRŞEY İSTEMİYORUZ”
Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’na hala şüpheyle baktığını vurgulayan Eriş, şöyle devam etti:
“Ben de sizin gibi düşünüyorum ama benim düşüncem şu: Yardım yaparlarsa yapsınlar. Biz kendimiz için özel bir şey istemiyoruz. Hatta bize ‘Oraya bir görevli verelim’ dediler. Biz bunu kabul etmeyiz dedik. Ama bu şekilde yardım olursa ve buralara bakım olursa tamam dedik.”
“BU GİRDABIN İÇİNE ÇEKİLİYORUZ”
Alevilik bir kültürmüş gibi Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı kurulması ve cemevlerinin bu kuruma bağlanmasına Alevilerin karşı çıkmasına, böyle bir kurumu tanımadıklarını açıklamalarına rağmen bu görüşmeyi neden yaptınız sorumuza ise Eriş, şu yanıtı verdi:
“Evet ben de biliyorum. Biz de bu girdabın içine çekilmeye çalışılıyoruz. Fakat köyde de yöremizde de birçok Alevi kurumları da hizmet yapılıyorsa engellemeyin yapsın, dediler. Bizim tavrımız yine belli. Düşünce olarak dün neysek bugün de oyuz. Bir şeyler yapmaya çalışıyorlar ama şu anda kafamız karışık. Ama tavrımız net. Kendilerine ‘siz bilirsiniz demeyiz’ dedim.”
“BÜTÜN ALEVİ KURUMLARINIZIN KARŞI OLDUĞUNU ALİRIZA ÖZDEMİRE AKTARDIM”
Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’na atanan Alirıza Özdemir’i tanımadığını belirten Eriş, “Ama o beni iyi biliyor. İlk vardığımız zaman Hüseyin baba diye hitap etti, beni bildiğini söylüyor. Bir ay içinde Abdal Musa’ya geleceğim, dedi. O zaman daha net bir şekilde biz tavrımızı ortaya koyarız. Güzel işler yaparsanız biz sizinle oluruz, dedim. Ama ben yine şüphe ile bakıyorum. Benim her zaman tavrım aynı. Çünkü ortada bütün Alevi toplumun, Alevi cemaatinin bir görüşü var ‘Size böyle bakıyoruz’ diye. ‘Bunu biliyorsunuz’ diye kendisine söyledim. Biz de ‘eğer icraatlarınızı samimi görürsek birlikte oluruz, samimi görmezsek birlikte olamayız’ dedim” şeklinde konuştu. (Kaynak: PİRHA)