Merkez Bankası’nın en önemli görevi öngörülebilir olmak, şeffaf olmaktır. Fakat ülkemizde maalesef bu durum mevcut değil.
Merhaba Sevgili okurlarım birkaç aydır yazmamın sebebi, Türkiye ekonomisi zor bir dönemden geçmekte… Her şey çok hızlı ilerledi… Piyasada bir oynaklık var… Yakın zamanda ekonomimiz bir gece ansızındı… Şimdi de sabah uyandığımızda ve piyasalar açıldığında bir anda her şey oluveriyor… Neye uğradığımızı şaşırıveriyoruz…
Bir ülkede Merkez Bankası’nın en önemli görevi öngörülebilir olmak, şeffaf olmaktır…
Fakat ülkemizde maalesef bu durum mevcut değildir…
Maalesef hiçbir şeyi öngöremiyoruz…
Tahminler var…
Gelen sinyallerle birlikte tahminlerde bulunuyoruz…
Lakin öngörülme noktasında güvensizlik ve piyasada belirsizlikler engelliyor…
Eski Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal döneminde kendisi sürekli açıklamalar yapıyordu… Naci Ağbal en azından dediklerini yaptı… ve piyasada bir öngörülebilirlik vardı…
Şimdi yok…
Tahmin yok.
Kafalar karışık…
Ekonomiyi unuturcasına…
Geçelim konumuza…
Faiz indirimi yapıldı…
Merkez Bankası Başkanı’nın daha önceki konuşmalarından bekliyorduk faiz artışı değil de faiz indirimine gideceğine…
Merkez Bankası politika faizini 100 baz puan indirerek % 16’dan 15’e düşürdü…
Geri dönülmesi çok çok zor tahribatlar yaratıldı…
Mega enflasyonun önünü açıldı…
Faiz indirimi ile malları değerlenen zenginleri daha zengin, fakirleri daha fakir yapılıyor…
2022 yılı 2021 yılından daha zor ve hararetli geçeceğine benziyor…
Ben siyasetten hiç bahsetmiyorum bile…
Erken seçim vs.
Hiperenflasyon veya mega enflasyona gidiyoruz…
Bu dolarla piyasanın fiyatladığı bol sıfırlı yüksek enflasyon dönemine girdik…
2022 yılı bu yüzden daha zor geçecektir…
Belki de bir umut Merkez Bankası çıkıp diyecektir ki, biz artık bu yaptıklarımızdan vazgeçeceğiz bizi yıprattı kötü gidişatımıza son vermek istiyoruz ekonomide kalıcı reformlar yapacağız vs. deyip piyasaya güven aşılarsa o zaman iyi bir dönem olabilir…
Saygılarımla
Sercan Gölcü
SMMM, Ekonomist ve Kariyer Danışmanı