Fotoğraf sanatçısı Mehmet Masum Süer’in, Adıyaman’ın Nemrut dağındaki Kommagene Krallığı kalıntılarından çektiği karlar içindeki kral fotoğrafı, Yılın Tarih Fotoğrafçıları 2021 yarışmasında en iyi 40 fotoğraf arasında yer aldı.
Ödül kazanan ve listeye giren fotoğraflar, dünyanın önde gelen haber ajansları ve gazeteleri tarafından yayınlanmaya başlandı.
Fotoğraf sanatçısı Mehmet Masum Süer’in, Adıyaman’ın Nemrut Dağındaki Kommagene Krallığı kalıntılarından çektiği fotoğraf, İngiltere’de her yıl düzenlenen Yılın Tarih Fotoğrafçıları yarışmasında (Historic Photographer of the Year 2021), en iyi 40 fotoğrafın yer aldığı Kısa Liste’de yer almaya hak kazandı. Listede yer alan fotoğraflar, başta İngiltere basını olmak üzere dünyanın önde gelen haber ajansları ve gazeteleri tarafından yayınlanmaya başlandı.
İngiltere’de başta History Hit TV, Sky HİSTORY TV ve İngiltere çevre ve tarihi koruma kurumu Historic England, Trip Historic ile İngiltere Tarih ve Fotoğraf Sanatı Derneği olmak üzere birçok kurumun desteklediği yarışmanın konusu her yıl değişiyor. Yarışma bu yıl, ‘İngiltere Tarihi’ ve ‘Tarihin Doğduğu Yer’ başlıklarıyla iki dalda yapıldı. Tarihin Doğduğu Yer kategorisinde İngiliz fotoğrafçı Steve Liddiard, Galler’de Gower yarımadasındaki Whiteford Point Deniz Feneri fotoğrafıyla ödül kazandı. İngiltere Tarihi fotoğrafları kategorisinde ise ödülü yine İngiliz fotoğrafçı Sam Binding ünlü Clifton Asma Köprüsü’nün sisli bir gün doğumu sırasında çektiği fotoğrafı kazandı.
Kommagene Krallığına ait heykellerin fotoğrafı yılın tarih fotoğrafçıları arasında
Dünyanın birçok ülkesinden çok sayıda fotoğrafın katıldığı yarışmada, Diyarbakır’dan uluslararası fotoğraf sanatçısı Mehmet Masum Süer, Diyarbakır ve bölgeden çektiği 26 ayrı tarihi alan ve yapının fotoğraflarıyla katıldı. Süer’in 2015 yılında, Adıyaman’ın Kahta ilçesi yakınlarındaki Nemrut dağında yer alan Kommagene Krallığına ait heykellerin karlar içindeki fotoğrafı, yarışmanın en iyi 40 fotoğrafının yer aldığı Kısa Listesinde yer aldı. Ödül kazanan 2 fotoğraf ile listede yer alan fotoğraflar başta İngiltere medyası olmak üzere dünyanın belli başlı haber ajansı ve gazeteleri tarafından yayınlandı.
‘Ülkemin ve bölgemin tarihi değerlerinin tanıtımına katkıda bulunduğum için mutluyum’
Dünyanın değişik ülkelerindeki fotoğraf kurumlarının verdiği 27 unvana sahip olan ve uluslararası yarışmalarda birçok madalya ve ödül kazanan fotoğraf Sanatçısı Mehmet Masum Süer, 2017 yılında da aynı yarışmada Diyarbakır’dan Surp Giragos Kilisesi ile tarihi surların fotoğrafı olmak üzere 2 fotoğrafla yine listede yer aldığını hatırlatarak şunları söyledi:
“İngiltere’de ciddi tarih kurumları desteklediği ve jürisinde önemli tarihçilerin yer alması nedeniyle önemsiyorum. Ödül kazanan ve Kısa listeye giren fotoğraflar, dünyanın hemen her kıtasında birçok ülkenin medyasında yayınlanıyor. Bu yıl da öyle oldu, aralarında benim Nemrut fotoğrafım da olmak üzere listeye giren fotoğraflar başta BBC, The Guardian, Daily Mail, The Times olmak üzere İngiltere’den Rusya’ya hatta Çin ve Japonya’ya kadar birçok ülkenin haber ajansları ve gazete ile dergileri tarafından yayınlandı. Ülkemin ve bölgemin tarihi değerlerinin tanıtımına bu yolla katkıda bulunduğum için mutlu ve gururluyum.”
Mehmet Masum Süer kimdir?
1957 yılında Mardin’in Savur ilçesinin Sürgücü (Avina) köyünde doğan fotoğraf sanatçısı, gazeteci Süer, Diyarbakır’ın ilk uluslararası diploma, unvan ve ödüllü belgesel fotoğraf sanatçısı ve gazetecisi olarak kayıtlara geçti.
Babası Veysi Süer’in görevi (Müftü) gereği, değişik il ve ilçelerde çocukluğu geçen Süer, Adıyaman’ın Çelikhan, Elazığ’ın Karakoçan, Mardin’in Ömerli ve Kızıltepe ilçelerinde gençlik yılları ise Kayseri’nin Sarız ve Erzurum’un Şenkaya ilçelerinde bulundu.
1974-1975 öğretim yılında Şenkaya Lisesi’nden mezun olan Süer, 1977-1978 öğretim yılında Erzurum Kazım Karabekir Eğitim Enstitüsü’nde başlattığı yüksek öğretimini 1980’de Diyarbakır Eğitim Ensititüsü’nde tamamladı. Süer, ardından 1992 yılında Anadolu Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Fakültesi’nde lisans tamamladı.
1970 yılında henüz ortaokulda iken fotoğraf çekmeye merak saran Süer, 1976’da ise muhabirliğe başladı.
Lise son sınıftayken yazı yazmaya başlayan Süer’in ilk yazıları 1974 yılında, Ankara’da yayımlanan ‘Başkent’ dergisinde çıktı. Aynı yıllarda yine Ankara’da yayınlanan ‘Sanat ve İnsan’ adlı aylık dergide ise ilk fotoğraf çalışmaları yayımlandı.
1975 yılında Tercüman gazetesinde muhabirliğe başlayan Süer, Diyarbakır ve Erzurum kentlerinde sırasıyla Akdeniz Haber Ajansı (Akajans), Türk Haberler Ajansı (THA), Ulusal Basın Ajansı (UBA), Ortadoğu Haber Ajansı (ORHA), Sabah gazetesi, Adana-Ekspres gazetesi, Milliyet Haber Ajansı (MİL-HA), Milliyet gazetesi ve Güneydoğu Ekspres gazetesinde muhabir, yazar, temsilci ve redaktör olarak görev aldı.
Süer, 1981 yılında, Diyarbakır’ın ilk büyük boyutlu ve fotoğraflı gazetesi olan ‘Olay’ gazetesini yayımladı. 1980 askeri darbesinden sonraki yıllarda darbe yönetiminin baskısından rahatsız olarak kapanan veya resmen kapatılan çok sayıda gazete ve dergi arasında Süer’in yayımladığı Olay gazetesi de yer aldı. Süer, gazeteyi dergi olarak yayımlamaya çalıştı ancak 2 sayıdan sonra “Hiçbir şey yazamıyorduk. Gazete de, gazetecilik de anlamsız kalmıştı…” diyerek dergiyi de kapattı.
Mehmet Masum Süer, 1981’de gazete ve dergiyi kapatınca 1982 yılında ortaokulda Türkçe öğretmeni olarak göreve başladı ve uzun yıllar bu görevi sürdürdü. Öğretmenliğin yanı sıra, 1986-1992 yılları arasında bazı gazete ve ajanslarda muhabirlik ve yazarlığı sürdürdü ancak günün ağır siyasi koşulları yüzünden 1992 yılında güncel haberciliği bırakmak zorunda kalarak dil, tarih ve kültürel konularda araştırmalara yöneldi. Bu konularda bazı araştırma yazıları, Siyah-Beyaz, Ülkede Gündem, Demokrasi ve Yeni Yüzyıl gibi bazı gazetelerde yayımlandı.
Süer, uzun yıllar yaptığı gazetecilikten gelen fotoğrafçılığını, 2000’li yılların ortalarında, başta Diyarbakır olmak üzere Hasankeyf, Mardin, Adıyaman ve Van gibi bölge illerinin tarihi ve kültürel değerlerinin tanıtımı için kullanmaya başladı.
Mehmet Masum Süer, devam eden bir başka arşiv projesiyle de dünyadan Kürt kültür ve sanat yaşamının, hemen her alanında ünlü sanatçıların portre fotoğraflarını da çekiyor. Bu projede, 2017 yılına kadar müzisyen, ressam, heykeltraş, tiyatro sanatçısı, romancı, şair, öykücü gibi 200 kadar sanatçının değişik mekânlarda çok sayıda portrelerini çekti. Bazı gazete ve dergilere zaman zaman yazılar yazan ve fotoğrafları yayımlanan Süer, başta Diyarbakır Fotoğraf Sanatı Kulübü DİFSAK olmak üzere dünyanın büyük fotoğraf sanatı kurumları PSA, GPU, IUP ve MOL’un üyesidir.
Son Yıllardaki Fotoğraf Çalışmaları ve Elde Ettiği Başarılar:
Süer, 2017 yılının haziran ayında, Diyarbakır’ın, UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası listesine alınan ekolojik Hevsel bahçelerinde, bir kızıl tilki yuvasını keşfetti. Yuvadaki iki tilki yavrusunu 15 gün süreyle izleyerek fotoğraf ve filmlerini çekti. Hevsel bahçelerinde tilkilerin de yaşadığı ilk kez belgelenmiş oldu. Süer’in kızıl tilki fotoğrafları ve bu konudaki izlenimleri medyada geniş yer buldu. Sanatçı, ayrıca Hevsel bahçelerinde yaşayan kızıl şahin, su yılanı, balıkçıl kuşu ve çok sayıda kelebeğin de fotoğraflarını çekerek belgeledi. Süer, bu çalışmalarıyla Hevsel bahçelerinin ve bahçelerde yaşamını sürdüren canlıların korunması için duyarlılık oluşturmaya çalışıyor. PİRYOL