Esat Korkmaz
Aleviliğe verdiği 35 yıllık emeğin ardından, 8 Ocak 2009’da Doğa’ya yürüyen Irène Mélikoff’u, salgın çıkmazında bir yazıyla anıyoruz; O’na beden olmak dileğiyle söze başlıyorum.
Doğa, yaşam deneyimini iptal etti Anne; şimdi, canının deneyim günleri. Yaşamı anlamak için geriye dönüyorduk, artık yaşamak için senin can deneyiminin dünyasına taşınacağız.
Ölümün bize kötü kötü bakması bizim eserimizdir Anne: Yaşarken dirilememişsek eğer ölüm de öleceğini bilir; ölüm, ölümden korkmaya başlar; yaşama teşekkür edeceğine, kafese kapatılmış bir hayvan gibi kin ve nefretle bakar bize.
Bilginle güneşlendik de ölümün nasıl evcilleştirileceğini öğrendik; şimdi o bize teşekkür etmeye başladı. İkide bir içimize bakıyoruz; hiçliğimizde seyrana çıkıyoruz: Gözümüz aracılığıyla bedenimizden esin alarak içimizin, yani hiçliğimizin resmini çizmeye çalışıyoruz ya da aydınlığın karanlık hakkında ne düşündüğünü öğrenmeye.
İrene Melikoff Doğa’ya yürüdü; O geçmiş oldu, biz yaşıyoruz. Annemizi şimdinin bilincinde yoğurarak yeni bedenlere taşıyıp nesnelleştirmek, nesnelleştirerek ölümsüzleştirmek bizlere düşen bir yükümlülük. Artık O bize, biz O”na koşmaya hazırız.
Miracın, miracımız kutlu olsun Anne. Unutanlara vicdanlarına bakmalarını öneriyoruz.