KESK Diyarbakır Bölge mitingi binlerce emekçinin katılımı ile yapıldı. Mitingde kamu emekçileri “Geçinemiyoruz” dedi.
KESK “Geçinemiyoruz” diyerek 18 Aralık’ta İzmir ve Diyarbakır’da mitingler düzenledi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Diyarbakır’da 18 Aralık’ta “İşsizliğe, Yoksulluğa Hayır! Emekten, Halktan Yana Bütçe İstiyoruz!” şiarıyla miting gerçekleştirdi.
Diyarbakır’daki miting İstasyon Caddesi’nde yapıldı. Coşkulu bir şekilde gerçekleşen mitinge yağmurlu havaya rağmen binlerce kişi katıldı.
Urfa, Mardin, Şırnak, Hakkari, Batman, Gaziantep, Bingöl, Dersim ve Siirt başta olmak üzere birçok Kürt kentinden sendika, sivil toplum örgütü, siyasi parti temsilcisi ve binlerce emekçi İstasyon Meydanı’nda buluştu.
KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey üyesi Halis Yerlikaya, TMMOB Genel Sekreteri Dersim Gül, Özgür Kadın Hareketi (TJA) üyeleri, Kürdistan Komünist Partisi (KKP) Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, HDP İl Eşbaşkanları Zeyat Ceylan ve Gülistan Atasoy, Amed Emek ve Demokrasi Platformu, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), İnsan ve Özgürlük Partisi yöneticileri, katıldı. Barış Anneleri Meclisi üyeleri de yöresel kıyafetlerle mitinge katıldı.
Miting alanı ve çevresinde polis yoğun güvenlik önlemi aldı. Güvenlik noktalarından defalarca armadan geçen yurttaşlar HES kodu ile alana alındı.
Mitin demokrasi şehitleri için saygı duruşu ile başladı. Mitingde sık sık “savaşa değil halka bütçe” sloganları atıldı.
‘Adalete güven tarihinin en dip noktalarında seyrediyor’
Miting Tertip Komitesi adına Nasır Demirkıran konuştu. Demirkıran, iktidarın neoliberal ekonomik politikalarla emeği ucuzlattığına ve emekçileri güvencesiz bıraktığına vurgu yaptı. İktidar partisinin kadına şiddeti önleme yerine kadın düşmanı politikalara devam ettiğini belirten Demirkıran, dünyada ve Türkiye’de muhafazakar iktidarlarının pandemi sürecini fırsata çevirerek kadın kimliğine ve kazanımlarına dönük saldırılarda bulunduğunu söyledi. İktidar ve patronların keyfi işten çıkarmalara başvurduğuna değinen Demirkıran, emekçileri sorgusuz, sualsiz ihraç ettiğini ifade etti. İktidarın sendikal faaliyetleri kriminalize ederek emekçileri KHK’nin ek 35’inci maddesi ile işten attığını belirten Demirkıran, “Sadece siyasi ve ekonomik kriz değil, hukuk ve adalet krizi ile de karşı karşıyayız. Adalete güven tarihinin en dip noktalarında seyrediyor” dedi.
‘Ahlaksız olanlar bu ülkeyi soyup soğana çevirenlerdir’
Ardından kürsüye KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil çıktı. Alandaki emekçilere Türkçe, Kürtçe ve Arapça hoş geldin diyen Kablan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bizler her gün biraz daha yoksullaşırken, onlar korku, açlık ve mallarımızdan, canlarımızdan, ürünlerimizden biraz eksiltmeyle sınandığımızı söyleyip sabretmemizi istiyorlar. Ama buraya daha güçlü bir şekilde bağırmak için toplandık. Artık bizlerin sabrı tükendi. Onlar sırça saraylarda lüks ve şatafat içinde yaşarken, sadece 1 dakikalık elektrik giderleriyle bu ülkedeki milyonlarcamız karnını doyurabilecekken, onlar iğneden ipliğe yurt dışında tüm ithalatı dolar ile yaparken, devletin verdiği parayı dolara çevirenlere ahlaksız diyorlar. Ve biz biliyoruz kimin ahlaksız, vicdansız olduğunu. Ahlaksız olanlar bu ülkeyi soyup soğana çevirenlerdir. Ahlaksız olanlar milyar dolarlık servetlerine rağmen, vergi kaçırmak için yurt dışında şirketler kuranlardır. Faize karşıyız deyip, bütçeden faize kaynak aktaranlardır, asıl ahlaksız olanlar. Ahlaksız olanlar bu ülkede aşımıza, ekmeğimize göz koyanlardır. Ahlaksız olan kapitalizmin, sermayenin, sarayın ta kendisidir.”
‘Özlenen baharı getirmek için birlikte mücadele edelim’
Savaş politikalarına karşı olduklarını ifade eden Kablan, iktidarın OHAL’i süreklileştirmek istemesine değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ne yaparlarsa yapsınlar, bıçak kemikte. Emekçilere düşman olan bu düzen böyle gitmez. Karanlık bulutları dağıtarak, kardeşliğin dünyasını yakınlaştıracak, yegane güçler olarak buradayız. Saldırı dalgalarını kıranlar yine bizleriz. Aydınlık bir gelecek için umut emekçilerdir, üretenlerdir, bu kara kışta bu meydanı dolduranlardır. Yeter ki bu meydanları dolduran bizler kol kola olalım. Dünyanın en büyük ailesi olarak bizi parçalamayı hedef alan oyunları bozalım. Özlenen baharı getirmek için birlikte mücadele edelim. Özgürlük, demokrasi ve barış için yüreği çarpan, cezaevinde tutsak olan KESK’li arkadaşlarımıza, emeğin kürsüsünden selam gönderiyoruz.”
‘Yoksulluk aldı başını gidiyor’
TTB Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Halis Yerlikaya ise mitingde yaptığı konuşmasında, “Her geçen gün alım gücümüz azalıyor, daha fazla yoksullaşıyoruz. Dolar 16 TL’yi geçti işsizlik yoksulluk aldı başını gidiyor. Bu dönem aynı zamanda kapitalist sağlık sisteminin iflas ettiği bir dönem. Salgınla mücadelede en başarılı ülkelerdeniz diyorlar ama Türkiye dünyada en fazla vakanın görüldüğü ve en fazla ölümün yaşandığı ülkelerden biri oldu. İktidarın ben yaptım oldu tutumu yüzünden pandemi daha katmerli bir şekilde yaşandı. Daha fazla öldük, çok daha fazla bedel ödedik. Biz biliyoruz ki, halkın iradesi yönetimde olsaydı belediye imkanları halkın yararına kullanılırdı ve bu salgına bu kadar bedel ödemeyecektik. Bu kadar yoksulluk olmasaydı, halka, sağlığa bütçe ayrılsaydı, yurttaşlar olarak bu kadar can kaybı yaşamayacaktık” ifadelerini kullandı.
‘Ortak talepler temelinde yeni bir birleşik mücadele başlatalım’
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Şaziye Köse, “Yıkım ve felaket günlerinden geçiyoruz” dedi. “Ekonomik, adalet, özgürlüklerin yıkımı ve insanlığın yıkımıyla yüz yüzeyiz” diyen Köse, “Açlık ordusu büyüyor. İşsizlik ordusu yürüyor üstlerine doğru. Kadın cinayetleri 2 bin kat arttı. Kadın deyince dilleri ağrıyor. Kadın cinayetlerine kurban giden bütün kadınların elleri yakalarında. Tecrit uyguladılar insanlara. En temel insan hakları yok sayıldı. Bütün tutukluların elleri yakalarında. Şenyaşar ailesi, Deniz Poyraz’ın ailesi, Dedeoğulları ailesinin elleri bu iktidarın yakasında. Doğayı katlettiler. Herkesi yoksullaştırdılar. Bütün köylülerin, geçim kaynakları yok edilenlerin elleri yakalarında. Ortak talepler temelinde yeni bir birleşik mücadele başlatalım. Biz onlarla hiç bir zaman aynı gemide olmadık. Siz çürüyensiniz, biz yeşereniz. Siz tekçisiniz, otoriter ve köhnemiş bir zihniyete sahipsiniz. Biz çok inançlı bir gemiyi temsil ediyoruz. Sizinle hiç benzeşmiyoruz. Geminiz batsın, biz motorlarımızın yeni sosyal demokratik bir cumhuriyeti kurmak için güneşe süreceğiz. Umut burada, bu meydanda, mecali olanlar buradan. İstifa etmeye bile mecali kalmadı onların” ifadelerini kullandı.
‘Elektrik, su, doğalgaz ve temel tüketim maddelerinde KDV sıfırlansın’
DİSK Diyarbakır Bölge Temsilcisi Hasan Eroğlu da mitingde yaptığı konuşmada asgari ücret zammına değindi. Asgari ücrete daha önceleri yüzde 60’lara varan zamlar yapıldığını ancak meselenin asgari ücrete yapılan artıştan öte piyasalardaki dalgalanmanın ve krizin sonlandırılması olduğunu ifade etti. Belediye çalışanlarına kadro verilmesi talebini dile getiren Eroğlu, sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini belirtti. Grev yasaklarının kalkması gerektiğini ifade eden Eroğlu, en düşük emekli maaşının asgari ücret seviyesine çıkarılmasını istedi. EYT mağduriyetine son verilmesi gerektiğini belirten Eroğlu, “Elektrik, su, doğalgaz ve temel tüketim maddelerinde KDV sıfırlansın” dedi.
PİRYOL