Suriye’de soy kırım yaşanıyor, aleviler katlediliyor, alevi kurumları derin uykudan uyanmıyorlar, uyanık kadrolarda yok ortada, uyanık kadrosu olmayınca toplumda uyur.
Koskoca alevi federasyonları, konfederasyonu çaresiz, gelişmeleri ve ileride daha vahim sonuçlara sebep olacak olayları kavramayacak kadar basiretsiz.
Daha önceki yazılarımda, özelikle Suriye’de rejim değişikliğinden sonra Alevilerin yaşamı tehdit altında olacak, aleviler büyük bir katliam ile karşı karşıya kalacaklar uyarımız dikkate alınmadı.
O günde yazmıştım, bugünde yazıyorum ne yazık ki alevi federasyonları geleceği inşa etmek, kurmak yerine günü kurtarmak derdindeler.
Kafa kol, ahbap çavuş ilişkileri temelinde kurdukları yönetimlerde gelişmeleri önceden analiz edecek kadrolar, yöneticiler olmayınca hal böyle olur. Federasyon başkanları, yöneticileri Alevilerin katledilmesini yapacakları basın toplantıları, yazılı açıklamalar ile önleyemezler.
Toplumsal iç barışı dinamitleyerek toplumu kutuplaştıranlar Alevi Kültür Merkezlerinde barış konulu paneller ile günü kurtarmanın derdindeler.
Aleviler barışın önünde engel olan güçler değildir, barış anlatılacak ise barışa karşı çıkan kesimlere bu konular anlatılmalıdır.
Alevilere anlatılacak esas konu Alevilerin yaşamını tehdit eden unsurlara karşı nasıl bir mücadele geliştirilmelidir, Aleviler ne yapmalıdır bu konularda alevi toplumu duyarlı hale getirilmelidir.
Alevi kurumları öncelikle kendi iç barışını sağlamalıdır. Bunun için yaptıkları hataların samimi özeleştirisini vererek alevi toplumunu içerisinde ötekileştirdikleri tüm kesimler ile birleşmeliler.
Binlerle sokaklarda Alevilerin katledilmesini protesto etmek, sadece protesto etmek değil dünya kamuoyunu bu katliamlara karşı duyarlı hale getirmek için sokakları inim inim inletmeliyiz, Avrupa da siyaset ile ilgili olan Milletvekilleri, Belediye meclis üyelerini, başta aleviler olmak üzere, alevi dostlarını bir araya getirerek yaşadıkları ülkelerde ki siyasi partiler üzerinde baskı oluşturarak etkili sonuçlar almanın yolları aranmalıdır. AABF ve AABK buna öncülük etmeli, bu çalışmalara perspektif, düşünce sunacak canları çalışmalara dahil etmelidir.
Suriye’de ki katliamlar artarak devam edecektir, bu katliam Suriye ile sınırlıda kalmayacaktır, önümüzdeki dönemlerde, ilerleyen süreçlerde Türkiye’de yaşayan Alevilere yönelik katliamların olmayacağını kim garantileyebilir.
Alevi federasyonların bu sessizliği iyi bir şey değil, yerinde oturarak Alevilere yönelik soykırımlara karşı vurdum duymaz bir tavırla, sükunet içerisinde geçiremez.
Aşk ile Kalınız
Nurten Yalnız