İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, artan ırkçı saldırıların siyasilerin nefret söyleminin bir sonucu olduğunu söyledi.
İnsan Hakları Derneği Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, ülke genelinde artan ırkçı saldırıları değerlendirdi. Türkdoğan, “Son dönemde özellikle Devlet Bahçeli’nin kullandığı nefret söylemi etkisini gösteriyor” dedi.
Hakim Dal yaşamını yitirdi
Konya’da Diyarbakırlı bir aileye 60 kişilik grup tarafından ırkçı saldırı yapılması sonucu 35 yaşındaki Hakim Dal öldürüldü. Saldırıyla ilgili 20 kişi gözaltına alındı.
Benzer ırkçı saldırılar Afyon ve Ankara’da da yaşanırken, olaylarla ilgili etkin soruşturma yürütülmemesine barolar ve insan hakları örgütleri tepki gösterdi. Kürt kimliği ve Kürtçe dilinin kullanımı sebebiyle artan ırkçılık saldırıları barolar ve İHD münferit ve adli olaylar olarak görülmemesi konusunda uyarılarda bulundu.
Nefret söylemi saldırıların zemini
İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ise artan ırkçı saldırılara ilişkin yaptığı değerlendirmede, olayların siyasilerin kullandığı nefret söyleminden kaynaklandığına işaret etti.
Türkdoğan, “HDP’ye yönelik bir nefret söylemi içinde olursanız HDP seçmenini ötekileştirirsiniz. Onların ağırlığı Kürt olduğu için de, bu sefer Kürt’e yönelik saldırının zeminini oluşturursunuz” ifadelerini kullandı.
Nefret söylemi kullanan siyasiler soruşturulsun
MHP lideri Bahçeli’nin söylemlerine dikkat çeken Türkdoğan, “Son dönemde özellikle Devlet Bahçeli’nin kullandığı nefret söylemi etkisini gösteriyor. Çünkü bu saldırıyı yapanların ağırlıklı bir kısmı kendini ülkücü veya MHP’li olarak nitelendiriyor. Demek ki bunlar MHP’nin kullandığı nefret söyleminden etkileniyorlar. Sürekli HDP’yi suçlayan bu parti, aslında kendisinin kullandığı söylemlerle halkın bir kısmını nasıl kışkırttığının farkında olması gerekir. O nedenle Cumhuriyet savcılarının özellikle bu nefret söylemini çok sık başvuran Bahçeli ile ilgili soruşturma açmaları lazım. Ama görüyorsunuz ki tam tersi şeyler oluyor” diye belirtti.

Saldırıya uğrayanlar niye korunmuyor?
Türkdoğan, Kürt sorunun çözümsüz bırakılmasının yaşanan olaylardaki rolüne değinerek, “Kürtlerin kültür ve kimlik hakları ile ilgili hiçbir güvence sağlamadıkları için bu saldırılar gerçekleşiyor. Ak Parti, sırf Kürt oldukları için saldırıya uğrayan insanları niye koruyamıyor? İçişleri Bakanı da sık sık nefret söylemi kullanıyor. Son dönemdeki birçok iddianın da odağında olan bir isim Süleyman Soylu. Şimdi bu isim varken Türkiye’de hiç kimse güvende olamaz ki. Emniyet teşkilatının daha duyarlı olması lazım ama değil” diye konuştu.
‘Sorunlar çözülmedikçe saldırılar devam eder’
Kürtlerin ve Alevilerin karşılanmayan taleplerinin kullanılan nefret söylemine kaynaklık ettiğine dikkati çeken Türkdoğan, şöyle konuştu: “Saldırılar oluyor, peki saldırganlara karşı yapılan muamele ne? Hiç siyasi saikler devreye girmiyor. ‘İşte kavga olmuş, sözlü sataşma olmuş, tahrik olmuş’ gibi saldırganları hep koruyan ve kollayan ve cezasızlık politikası mevcut. Peki bunu kim yapıyor? Valiler, emniyet müdürleri ve başsavcılar yapıyor. Demek ki bu ülkede temel sorunlar; yani Kürt ve Alevilerin sorunları çözülmediği sürece Kürtler ve Aleviler maalesef bu tip saldırılara uğramaya devam edecekler. O nedenle de Türkiye’de yaşayan bütün Kürt ve Alevilerin bu bilinçte artık olması gerekiyor.” (Kaynak: PİRHA)