PİRYOL- Kürt sorununun çözümüne dair TBMM’de grubu bulunan siyasi partilerle yaptığı görüşmelere ilişkin açıklama yapan Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, kapsamlı, kalıcı ve adil bir barışa ulaşmanın mümkün olduğunu belirtirken, sürecin başarıya ulaşması için güven artırıcı adımların atılmasının önemine vurgu yaptı.
Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, Kürt sorununun çözümüne dair TBMM’de grubu bulunan siyasi partilerle yaptığı görüşmelere ilişkin Diyarbakır Barosu’nda açıklama yaptı.
Dönem sözcülüğünü Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Abdulkadir Güleç’in yaptığı Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu, TBMM’de grubu bulunan siyasi partilerle gerçekleştirdiği görüşmelere dair basın açıklaması yaptı.

“Sürecin evrensel insan haklarını esas alan bir perspektif ile yürütülmesi gerektiği”
Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu’nun açıklaması şöyle:
“Ekim ayından bu yana Kürt meselesinin diyalog ve müzakere yolu ile şiddet sarmalından arındırılması tartışması kamuoyu tarafından ilgi ile izlenmektedir. Neredeyse Cumhuriyet’le yaşıt olan Kürt meselesi son 45 yıldır şiddet ile anılır oldu. Kürt dili, tarihi, kimliği inkar edilmekte, Kürt halkının demokratik ve insani hak talepleri şiddetle bastırılmakta ve bunun sonucunda kan ve gözyaşı hiçbir zaman Kürt toplumu üzerinden eksik olmamaktadır.
Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu bileşenleri olarak, Kürt meselesinin diyalogla, demokratik yol ve yöntemlerle barışçıl çözümünü esas alan her girişimi kıymetli buluyoruz. Başlatılan bu yeni sürecin başarıya ulaşması için; Mecliste grubu bulunan siyasi partiler ve sivil toplum örgütlerinin ve diğer aktörlerin desteğinin büyük önem taşıdığı herkesin malumudur. Bizler Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma platformu olarak, mecliste grubu bulunan bütün siyasi partilerle bu sürecin başarıya ulaşması için görüşmeler gerçekleştirmeye karar verdik.
Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platform bünyesinde bulunan 123 sivil toplum örgütü adına; 9 kurumdan oluşan Platform yürütmesinden 7 kurum temsilcisi görüşmelere katılmıştır. Diyarbakır Barosu Başkanı, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı, TMMOB Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri, Doğu ve Güneydoğu İş Kadınları Derneği Başkanı, KESK ESM Şube Başkanı, İHD Diyarbakır Şube Başkanı, Ses Şube Eş Başkanı, Rosa Kadın Derneği Başkanı tarafından görüşmeler gerçekleştirildi.

27 – 28 Ocak 2025 tarihlerinde Siyasi Parti merkezleri ve TBMM’de gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde;
• Kürt Meselesinin diyalog yolu ile çözümü konusunda gelişecek sürecin destekçisi ve takipçisi olacağımızı,
• Gelişecek sürecin kalıcı barışa ulaşması konusunda Diyarbakır ve bölge kentlerinde çok ciddi bir talep ve beklenti olduğunu,
• Sürecin siyasi kaygılardan uzak, evrensel insan haklarını esas alan bir perspektif ile yürütülmesi gerektiğini,
• Kayyım atama yetkisini içeren yasa metninin iptal edilmesi gerektiğini,
• Demokratik siyasetin önünü tıkayan gözaltı ve tutuklanmaların son bulması gerektiğini,
• Anadilin eğitim ve kamusal alanda kullanımı önündeki engellerin ortadan kaldırılması için yasal düzenlemenin yapılması gerektiğini,
• Sivil ve demokratik anayasa yapım sürecinin bir an önce başlatılmasını,
• Suriye’de Esad sonrası yaşanacak yeni süreçte Kürtlerin de varlığının kabul edilmesi gerektiğini ve askeri operasyonların sonlandırılmasını,
• Anayasa Mahkemesi ve AİHM tarafından verilen ihlal kararlarının yerel mahkemelerce uygulanmasının önündeki engellerin kaldırılmasının yeni gelişecek sürece katkı sunacağını tüm muhataplarımıza ilettik.
Deva Partisi, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, DEM Parti, Cumhuriyet Halk Partilerini Genel Başkanlık ve beraberindeki Heyetleri ile yapılan görüşmelerde yeni gelişecek sürece ilişkin desteklerini sunmalarını ilettik. Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Meclis Grup Başkanı ile yapılan görüşmelerde ise yeni gelişen bu sürecin kalıcı bir barışa ulaşması için sürece zarar verebilecek uygulamalardan vazgeçilmesi gerektiğini dile getirdik.
Görüştüğümüz bütün siyasi partiler, henüz gelişmekte olan yeni sürece olumlu yaklaştıklarını, çatışmaların diyalogla ve müzakere ile sonlandırılmasını doğru bulduklarını, Kürt meselesinin çözümsüzlüğünün çok ciddi ekonomik, sosyal ve siyasal tahribatlara yol açtığını ve demokratik yollarla çözümünün mümkün olduğunu ifade ettiler.
Kapsamlı, kalıcı ve adil bir barışa ulaşmak mümkündür. Sürecin başarıya ulaşması için güven artırıcı adımların atılması büyük önem taşımaktadır. Karşılıklı güvenin sağlanması ve barış sürecinin güçlendirilmesi için hükümetin gerekli adımları atarak bütün toplumsal kesimleri sürece dahil etmesi ve barışın toplumsallaştırılmasını sağlamak için ihtiyaç duyulan hukuksal alt yapıyı inşa etmesi gerekmektedir.
• Terörle Mücadele Kanunu’nun kaldırılması,
• Siyasî partiler ve seçim mevzuatında değişiklik yapılması,
• İfade ve örgütlenme özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılması bu sürecin ilerleyebilmesi için büyük önem arz etmektedir.
Uluslararası barış süreçlerinin deneyimlerinden de faydalanarak, Türkiye’nin özgün koşullarını dikkate alan bir yaklaşım geliştirilmesi gerektiğini vurguluyoruz. Türkiye Kürt meselesini barışçıl yollarla çözerek yıllardır süre gelen can kayıplarının da önüne geçebilecek tarihi bir fırsatla karşı karşıyadır.
Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformunu oluşturan 123 sivil toplum örgütü adına, gelişen yeni süreci desteklediğimizi ve barışın toplumsal bir nitelik kazanması için bütün toplumsal kesimlerin, sivil oluşumların, akademisyen, aydın, gazeteci ve yazarların, bu sürece destek vermesi önem arz ettiğini bir kez daha vurguluyoruz.
Bu sebeple bir program çerçevesinde Bölgede ve ülke genelinde barışın sesini hakim kılmak için çalışmalarımızın devam edeceğini buradan ifade etmek istiyoruz.
Türkiye’nin bu çatışma ortamından ve şiddet kısır döngüsünden kurtulması ancak barış umudunu büyütmekle mümkün olacaktır. Onurlu ve adil bir barış için; bütün siyasi partilere, tüm sendikalara, meslek odaları ve birliklerine, hak örgütlerine, kadın derneklerine, barış inisiyatiflerine, aydınlara, yazarlara, gazetecilere Kürt meselesinin diyalogla çözümü ve ülkede barışın tesisi için çaba göstermeye, katkı sunmaya ve sorumluluk üstlenmeye davet ediyoruz.”