Diyarbakır’daki siyasi partilerden CHP, Gelecek Partisi, Deva Partisi, Saadet Partisi ve HÜDA PAR yaptıkları ortak açıklama ile yurttaşların yaşadığı sorunlara dikkat çektiler.
Demokrasi ve Atılım Partisi, Gelecek Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, , İYİ Parti, Hür Dava Partisi, Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanlıkları adına yapılan ortak açıklamayı Saadet Partisi İl Başkanı Abdurrahman Ergin okudu.
DEVA Partisi İl Başkanı Cihan Ülsen, HÜDA PAR il Başkanı Faruk Dinç, Gelecek Partisi İl Başkanı Aydın Altaç, Saadet Partisi İl Başkanı Abdurrahman Ergin ve CHP İl yönetiminden siyasetçilerin katıldığı açıklama Koşuyolu Parkı İnsan Hakları Anıtı önünde yapıldı.
Açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Biz, Demokrasi ve Atılım Partisi, Gelecek Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti, Hür Dava Partisi, Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanları olarak, ötekileştirici, ayrımcı, insanların birlik ve beraberlik duygularını erozyona uğratan, halkı kin ve nefrete yöneltme üslubu mutlaka terk edilmesi gerektiğini her platformda ve toplantıda dile getirmeye devam ediyoruz.”
Vatandaş mağdur ediliyor
Kentteki yurttaşların yaşadığı sorunlara ilişkin olarak ise açıklama şöyle devam etti: “Kış mevsimiyle birlikte elektrik kesintilerinin yaşanmaması, doğalgaz ve su kesintileriyle hayatın felce uğratılmaması gerekir. Elektrik faturalarının yüklü gelmesinin nedeni ilgili kuruluşça hala açıklığa kavuşturulmamıştır. Ekonomik durgunluğun ve TL’nin sürekli değer kaybı ile artan zam furyası, muhtemelen faturalara da yansıyacaktır. Esnaf ve vatandaşın iş ve aş peşinde olduğu, ayakta durmaya zorlandığı ortamda faturasını ödeyemeyenlerin elektriğinin ve doğal gazının kesilmemesi, icralık durumların yaşanmaması talebimizdir. Kaçak elektrik kullanımı bahane edilerek, birçok vatandaşın mağdur edildiği hepimizin bilgisi dâhilindedir.”
Vatandaş faturasını ödeyemiyor
Yurttaşların faturalarını ödeyemediğine vurgu yapılan açıklamada şunlar kaydedildi: “Kış ortasında fakir, işsiz, gündelik işlerde çalıştığında sıcak bir aş bulmaya çalışan vatandaşın elektrik ve doğalgaz faturası ödenemediği için soğuğa terk edilmesinden endişe ediyoruz. Vatandaştan gecikme zammı, sayaç kapama-açma parası talep edilmemelidir. En azından bu işlem kış mevsiminde uygulanmalıdır. Esnaf da bu uygulama dışında bırakılmamalıdır.”
‘İktidar çalışanına, emeklisine enflasyonun üzerinde maaş zammını vermek zorunda’
Türkiye ekonomisinde yaşanan ekonomik krize dikkat çekilen açıklamada, “Ekonomik kaosun ya da durgunluğun, döviz ve altın fiyatlarının iki katına vardığı günümüzde vatandaştan üç ekmek yerine bir ekmek, bir kilo domates yerine bir adet domates almasını isteyen anlayış, halkın derdiyle dertlenmekten uzaktır. Vatandaşın aç olmadığını, araçların yakıt kuyruğunu zenginliğe bağlayan anlayış, halktan kopuktur, reel bakıştan uzaktır. Yaşanan ekonomik dar boğazı kabul eden iktidar, çalışanına, emeklisine enflasyonun üzerinde maaş zammını vermek zorundadır. Çalışmayan, sosyal güvencesi olmayan vatandaşın da ihtiyaçlarının karşılanması insanî görevdir. İnsanın zaruri ihtiyaçlarını karşılayamaması, tarihten bu güne sosyal patlamaların sebebi olmuştur” denildi.
‘Tepkilerin, meydanlarda hukuksuz bir şekilde bastırılmasını doğru bulmuyoruz’
Yurttaşların yaşadıkları sorunları alanda dile getirmelerinin önünde devletin baskı gücü olduğuna işaret edilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Biz, Diyarbakır’da teşkilatı bulunan siyasî partilerin İl Başkanları olarak, Sivil Toplum Kuruluşlarının hak taleplerinin, ekonomik tahribata karşı gösterilen tepkilerin, meydanlarda hukuksuz bir şekilde bastırılmasını doğru bulmuyoruz. Tepkisini meşru biçimde, yasalara bağlı, mevzuata uygun, gösteri ve yürüyüş prosedürüne uyarak gerçekleştiren insanımızın ötekileştirilmesini, ayrıma tabiî tutulmasını kabul etmediğimizi kamuoyu ile paylaşıyoruz.”
Paradan para kazanan düzen sorgulanmalı
Krizin faturasının vatandaşa kesildiğinin belirtildiği açıklamada son olarak şu ifadelere yer verildi: “Yanlış ekonomi politikalarının faturası zengine kazanç olarak dönerken, yoksul insanımızın elinden lokmasını alıyor. Bu ekonomik tahribata bizler karşı çıkıyoruz. Paradan para kazanan, fakirden alıp zengine veren, sömürüyü esas alan bu anlayış sorgulanmadıkça işler düzelmez! Üretime, istihdama, kalkınmaya, sanayileşmeye, tarıma, hayvancılığa, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmedikçe işler düzelmez!” PİRYOL