8 Mart öncesi kadın öğrenciler Munzur Üniversitesi’nde basın açıklaması yaptı. Açıklamada, “60 gündür haber alınamayan Gülistan Doku nerede?” diye soruldu.
Dersim’de üniversiteli kadın öğrenciler, Munzur Üniversitesi’nde basın açıklaması yaptı.
‘163 yıl önce, New York’ta tekstil işçisi kadınlar’
Açıklamayı Seher Alkın okudu. 8 Mart’ın tarihsel arka planına ve güncel önemine ilişkin konuşan Alkın, “163 yıl önce, New York’ta tekstil işçisi kadınların, 16 saatlik çalışma saatlerine, düşük ücretlere ve insanlık dışı çalışma koşullarına karşı greve çıkmaları bir isyanın fitilini ateşledi. Çoğu kadın 129 tekstil işçisinin direnişiyle tutuşturulan ateş, diğer ülkelerin emekçi kadın hareketlerinin de temelini oluşturdu. Hiç sönmeyecek olan bu ateş, ” Kadın olmadan devrim olmaz, devrim olmadan kadın kurtulmaz” şiarını kendilerine rehber alan emekçi kadınlarla gelecekte daha güçlü yanmaya devam edecek” ifadelerini kullandı.
‘Yaşamın her alanı kadınlar için güvensiz hale geldi’
Türkiye’de kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesine değinen Alkın, “Devletin güvenlik politikaları ile yarattığı “Huzur şehri Tunceli (!)” günlük hayatlarımızın adım adım izlendiği, her güne yeni bir istismar, taciz, tecavüz ve şiddet vakası ile başladığımız bir yaşamı bizlere dayatıyor. Evler, sokaklar, işyerleri, okullar, yurtlar kısacası yaşamımızın her alanı biz kadınlar ve çocuklar için daha güvensiz yerler haline gelmiştir” dedi.
‘Adeta bize yapmamamız gerekenlerin listesi veriliyor’
Alkın, kadınların yaşam alanlarında uğradığı şiddete dikkat çekerek, “Yaşam alanlarımızda her gün öldürülüyoruz. Sosyal medyada ya da yanı başımızda konuşulan binlerce taciz, tecavüz, istismar ve şiddet haberleri var. Ve bunların birçoğu televizyonlara yansımıyor. Yansıyanlarda ise tacizcilerin yüzleri kapatılarak, kadınların teşhiri gerçekleştiriliyor. Hangi saatte dışarı çıktığımız, giyindiğimiz kıyafet, ayrılık sebebimiz, son söylediğimiz “kışkırtıcı” söz… Adeta bize yapmamamız gerekenlerin listesi veriliyor. Ama biz kadınlar yaşamın olduğu her yerde savaşıyor ve savaşmaya devam edeceğiz!” diye konuştu.
‘Gülistan Doku Nerede?’
Açıklamada 60 gündür kendisinden haber alınamayan Gülistan Doku Nerede? diye soran Alkın, şöyle konuştu: “Hepimizin bildiği üzere açık cezaevi diye anılan “Huzur Şehri Tunceli(!)” de devletin güvenlik politikaları ile adım başı mobese ve kameralar yerleştirilmiştir. Herkes adım adım takip edilirken 5 Ocak’tan bu yana kayıp olan sıra arkadaşımız Gülistan Doku’dan 60 gündür haber alamıyoruz. Gülistan Doku soruşturmasında en başından beri deliller ciddiyetsizlikle toplandı, baş şüpheli olan Zainal Abarakov adeta kayrıldı ve saklanılmaya devam edilmektedir. Gülistan’ın akıbetini sormak isteyen bizlere biber gazları ile müdahalelerde bulunuldu, akabinde gözaltılar yapılarak susturulmaya çalışıldık. Ama biz üniversiteli kadınlar olarak Gülistan bulunana, fail veya failleri cezalandırılana kadar sormaya devam edeceğiz!”
Açıklama halayların çekilmesi, zılgıtlar ve alkışlarla sona erdi. (Kaynak: PİRHA)