Cumartesi, Mayıs 28, 2022
Sonuç bulunamadı
Tüm Sonuçlar
  • Alevi Haberleri
    alevi

    500’ü aşkın Alevi örgütünden ortak açılama

    turgut öker aleviler

    AABK Onursal Başkanı Turgut Öker, Covid-19’a yakalandı

    cemevleri

    “Cemevlerinin ibadethane sayılamaması bir ayrımcılık değil midir?”

    celal fırat adfe

    ADFE Genel Başkanı Celal Fırat’tan Sezen Aksu açıklaması

    aleviler alman devleti estek

    Ali Kenanoğlu: Erdoğan Alevilerden özür dileyecek mi?

    celal fırat adfe

    ADFE Genel Başkanı Celal Fırat: Alevi kurumlarında öneri ve emekle yer alın

    Alevi Dernekleri Federasyonu

    Alevi Dernekleri Federasyonu’ndan Mehmet Metiner’e yanıt

    celal fırat adfe

    ADFE Başkanı Fırat Dede: Aleviler biat etmeyecek

    dertli divani eşit yurttaşlık

    Dertli Divani: Her inanç örgütlenmesini kendi imkanlarıyla sağlamalı

  • Gündem
    Türkiye Yazarlar Sendikası açıklama

    Türkiye Yazarlar Sendikası’ndan Aksu ve Kabaş için açıklama

    Sezen Aksu’ya Zazaca destek: Seydwan

    Sezen Aksu’ya Zazaca destek: Seydwan

    diyarbakır kasaplar odası

    Diyarbakır Kasaplar Odası Başkanı Hacı Atlı güven tazeledi

    diyarbakır barosu

    Diyarbakır Barosu’ndan Sezen Aksu açıklaması

    diyarbakir-barosu-gulistan-doku-ziyaret-dersim

    Diyarbakır Barosu’ndan Gülistan Doku’nun ailesine destek ziyareti

    askon cevdet nasıranlı

    Cevdet Nasıranlı: ASKON topluma karşı inandırıcılığını yitirdi

    hrant dink anması

    15’inci yılında Hrant Dink anması

    konda türkiye toplumu

    KONDA Türkiye toplumunun 10 yıldaki değişimine ayna tuttu

    khk diyarbakır

    Amed KESK Şubeler Platformu: İhraçlar iade edilsin

  • Ekonomi

    Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi yıllık yüzde 36,20 arttı

    diyarbakır bes

    Diyarbakır’da kamu emekçileri bodro yaktı

    konut tüik

    2021 yılında 1 milyon 491 bin 856 konut satıldı

    gübre ziraat odaları

    “Gübre fiyatlarına dur denilmeli”

    işsizlik tüik

    TÜİK: Kasım ayında işsizlik yüzde 11,2

    2021 yılında yatırımcılara en çok dolar kazandırdı

    memur emekli zam

    Memur ve emekli zammı yüzde 30,95’e çıkarılıyor

    tarım tüik

    Aralık 2021 Tüketici Fiyat Endeksi açıklandı

    Yeni elektrik zamları kapıda

    Elektrik fiyatlarına yeni zam

  • Politika
    diyarbakır deva partisi

    Diyarbakır DEVA Partisi’nden “Devlet Bahçeli Hatıra Ormanı” ismine veto

    tip diyarbakır

    TİP Diyarbakır İl Başkanına saldırı kınandı

    ihracat

    2021 yılında toplam ihracat 225 milyar 368 milyon dolar

    kkp

    Kürdistan Komünist Partisi’nden yeni yıl mesajı

    hdp yeni yıl mesajı

    HDP Eş Genel Başkanlarından yeni yıl mesajı

    hak par

    HAK PAR Genel Başkanı Epözdemir’den yeni yıl mesajı

    türk lirası

    Erdoğan: Türk Lirası ile hareket edeceğiz

    erdoğan

    Erdoğan’dan TÜSİAD’a: Cinsinizi de, cibilliyetinizi de iyi biliyoruz

    roman meclis

    Romanların sorunları meclis gündeminde

  • Dünya
    celal fırat adfe

    Alevi Dernekleri Federasyonu elektrik faturası ödemememe kararı aldı

    Burkina Faso

    Burkina Faso’da darbe

    işsizlik tüik

    TÜİK işsizlik azaldı dedi, inanırsanız

    ali kenanoğlu

    Cemevlerinin ibadethane statüsü tanınsın

    almanya seçimleri

    Almanya seçimlerinde sandıktan koalisyon çıktı

    yumurta zam

    Yumurta yüzde 50 zamlandı

    pencsir

    Taliban Pençşir’de sert kayaya tosladı

    DSÖ, yeni Kovid-19 dalgası uyarısı yaptı

    Beşar Esad: Vatanın bağrına geri dönün

    Beşar Esad: Vatanın bağrına geri dönün

  • Eğitim
    diyarbakır eğitim kar tatili

    Türkiye’de 21 ilde eğitime 1 günlük ara

    kuran kursu diyanet

    Diyanet ‘zorunlu Kur’an kursu’ planına açıklık getirdi

    Ovacık’ta birçok okul tadilata alındı

    Ovacık’ta birçok okul tadilata alındı

    egitim sistemi

    ADFE: Eğitim sisteminde laiklik hakim kılınmalı

    TÜİK: Gazete, dergi sayısında azalma

    TÜİK: Gazete, dergi sayısında azalma

    Milli Eğitim: Yetki ve sorumluluk alanımız dışında

    Milli Eğitim: Yetki ve sorumluluk alanımız dışında

    Diyarbakır’da 200 bin öğrenci EBA ’ya erişemedi

    Diyarbakır’da 200 bin öğrenci EBA ’ya erişemedi

    Covid-19 eğitimi vurdu

    Covid-19 eğitimi vurdu

  • Kültür & Sanat
    fatma girik vefat

    Fatma Girik yaşamını yitirdi

    hayrullah-acar

    Hayrullah Acar: Fildişi kulelerde oturanlara değil halk için akademi

    göbeklitepe

    Göbeklitepe her mevsim ilgi odağı

    şeyhmus diken

    Şeyhmus Diken: Yazdığınız her kelimede vicdanınız konuşur

    masum süer nemrut

    Fotoğrafçı Masum Süer’in Nemrut fotoğrafı yılın tarih fotoğrafçıları arasında

    tekin çifçi

    Tekin Çifçi: Yazarın kalemindeki mürekkep beyaz kâğıda özgürce akmalı

    kerem serhatlı araştırmacı

    Kerem Serhatlı: Serhildana Şêx Seîd

    demirtaş şener özmen güncel sanat kürtçe

    “Demirtaş Kürt olduğu için yatıyor ama Türkçe yazıyor”

    hafıza odası

    “Hafıza Odası” sergisine yoğun ilgi

  • Sağlık
    amed sağlık platformu

    Amed Sağlık Platformu: Sağlıkta şiddete hayır!

    kemal bülbül covid-19

    Kemal Bülbül Covid-19’a yakalandı

    hekimler ttb

    Hekimler 8 Şubat’ta greve gidiyor

    ttb şebnem korur fincancı

    TTB: 10 yılda yurt dışına giden hekim sayısı 1405’e çıktı

    Covid-19

    Covid-19 Türkiye: 179 can kaybı

    covid-19

    Covid-19 Türkiye: 192 can kaybı

    sağlık Diyarbakır çocuk semt polikliniği

    Çocuk polikliniğinin kapatılması, corona virüsün etkinliğini azaltır mı?

    covid-19

    Covid-19 Türkiye: 203 can kaybı

    covid-19

    Covid-19 Türkiye: 30 bin 201 yeni vaka 188 can kaybı

  • Kadın
    tip kadınlar açıklama

    TİP’li kadınlar: Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz!

    gülistan doku nerede

    Gülistan Doku nerede?

    Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Haziran raporu

    Bir günde 2 kadın cinayeti, 2 kadın da ağır yaralı

    diyarbakır şiddetle mücadele ağı raporu

    Diyarbakır’da bir yılda 11 kadın cinayeti

    kadın şiddet mücadele 25 kasım

    “Sadece 25 Kasım’larda değil her gün isyan ediyoruz”

    alevi kadın ana

    Alevi inancında kadın erkek eşittir

    Diyarbakır’ın tek kadın muhtarı: Dilek Demir

    Diyarbakır’ın tek kadın muhtarı: Dilek Demir

    Ayşe Tayurak için Silvan’da yürüyüş

    Ayşe Tayurak için Silvan’da yürüyüş

    Silvan’da kadın cinayeti iddiası

    Silvan’da kadın cinayeti iddiası

  • Alevi Haberleri
    alevi

    500’ü aşkın Alevi örgütünden ortak açılama

    turgut öker aleviler

    AABK Onursal Başkanı Turgut Öker, Covid-19’a yakalandı

    cemevleri

    “Cemevlerinin ibadethane sayılamaması bir ayrımcılık değil midir?”

    celal fırat adfe

    ADFE Genel Başkanı Celal Fırat’tan Sezen Aksu açıklaması

    aleviler alman devleti estek

    Ali Kenanoğlu: Erdoğan Alevilerden özür dileyecek mi?

    celal fırat adfe

    ADFE Genel Başkanı Celal Fırat: Alevi kurumlarında öneri ve emekle yer alın

    Alevi Dernekleri Federasyonu

    Alevi Dernekleri Federasyonu’ndan Mehmet Metiner’e yanıt

    celal fırat adfe

    ADFE Başkanı Fırat Dede: Aleviler biat etmeyecek

    dertli divani eşit yurttaşlık

    Dertli Divani: Her inanç örgütlenmesini kendi imkanlarıyla sağlamalı

  • Gündem
    Türkiye Yazarlar Sendikası açıklama

    Türkiye Yazarlar Sendikası’ndan Aksu ve Kabaş için açıklama

    Sezen Aksu’ya Zazaca destek: Seydwan

    Sezen Aksu’ya Zazaca destek: Seydwan

    diyarbakır kasaplar odası

    Diyarbakır Kasaplar Odası Başkanı Hacı Atlı güven tazeledi

    diyarbakır barosu

    Diyarbakır Barosu’ndan Sezen Aksu açıklaması

    diyarbakir-barosu-gulistan-doku-ziyaret-dersim

    Diyarbakır Barosu’ndan Gülistan Doku’nun ailesine destek ziyareti

    askon cevdet nasıranlı

    Cevdet Nasıranlı: ASKON topluma karşı inandırıcılığını yitirdi

    hrant dink anması

    15’inci yılında Hrant Dink anması

    konda türkiye toplumu

    KONDA Türkiye toplumunun 10 yıldaki değişimine ayna tuttu

    khk diyarbakır

    Amed KESK Şubeler Platformu: İhraçlar iade edilsin

  • Ekonomi

    Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi yıllık yüzde 36,20 arttı

    diyarbakır bes

    Diyarbakır’da kamu emekçileri bodro yaktı

    konut tüik

    2021 yılında 1 milyon 491 bin 856 konut satıldı

    gübre ziraat odaları

    “Gübre fiyatlarına dur denilmeli”

    işsizlik tüik

    TÜİK: Kasım ayında işsizlik yüzde 11,2

    2021 yılında yatırımcılara en çok dolar kazandırdı

    memur emekli zam

    Memur ve emekli zammı yüzde 30,95’e çıkarılıyor

    tarım tüik

    Aralık 2021 Tüketici Fiyat Endeksi açıklandı

    Yeni elektrik zamları kapıda

    Elektrik fiyatlarına yeni zam

  • Politika
    diyarbakır deva partisi

    Diyarbakır DEVA Partisi’nden “Devlet Bahçeli Hatıra Ormanı” ismine veto

    tip diyarbakır

    TİP Diyarbakır İl Başkanına saldırı kınandı

    ihracat

    2021 yılında toplam ihracat 225 milyar 368 milyon dolar

    kkp

    Kürdistan Komünist Partisi’nden yeni yıl mesajı

    hdp yeni yıl mesajı

    HDP Eş Genel Başkanlarından yeni yıl mesajı

    hak par

    HAK PAR Genel Başkanı Epözdemir’den yeni yıl mesajı

    türk lirası

    Erdoğan: Türk Lirası ile hareket edeceğiz

    erdoğan

    Erdoğan’dan TÜSİAD’a: Cinsinizi de, cibilliyetinizi de iyi biliyoruz

    roman meclis

    Romanların sorunları meclis gündeminde

  • Dünya
    celal fırat adfe

    Alevi Dernekleri Federasyonu elektrik faturası ödemememe kararı aldı

    Burkina Faso

    Burkina Faso’da darbe

    işsizlik tüik

    TÜİK işsizlik azaldı dedi, inanırsanız

    ali kenanoğlu

    Cemevlerinin ibadethane statüsü tanınsın

    almanya seçimleri

    Almanya seçimlerinde sandıktan koalisyon çıktı

    yumurta zam

    Yumurta yüzde 50 zamlandı

    pencsir

    Taliban Pençşir’de sert kayaya tosladı

    DSÖ, yeni Kovid-19 dalgası uyarısı yaptı

    Beşar Esad: Vatanın bağrına geri dönün

    Beşar Esad: Vatanın bağrına geri dönün

  • Eğitim
    diyarbakır eğitim kar tatili

    Türkiye’de 21 ilde eğitime 1 günlük ara

    kuran kursu diyanet

    Diyanet ‘zorunlu Kur’an kursu’ planına açıklık getirdi

    Ovacık’ta birçok okul tadilata alındı

    Ovacık’ta birçok okul tadilata alındı

    egitim sistemi

    ADFE: Eğitim sisteminde laiklik hakim kılınmalı

    TÜİK: Gazete, dergi sayısında azalma

    TÜİK: Gazete, dergi sayısında azalma

    Milli Eğitim: Yetki ve sorumluluk alanımız dışında

    Milli Eğitim: Yetki ve sorumluluk alanımız dışında

    Diyarbakır’da 200 bin öğrenci EBA ’ya erişemedi

    Diyarbakır’da 200 bin öğrenci EBA ’ya erişemedi

    Covid-19 eğitimi vurdu

    Covid-19 eğitimi vurdu

  • Kültür & Sanat
    fatma girik vefat

    Fatma Girik yaşamını yitirdi

    hayrullah-acar

    Hayrullah Acar: Fildişi kulelerde oturanlara değil halk için akademi

    göbeklitepe

    Göbeklitepe her mevsim ilgi odağı

    şeyhmus diken

    Şeyhmus Diken: Yazdığınız her kelimede vicdanınız konuşur

    masum süer nemrut

    Fotoğrafçı Masum Süer’in Nemrut fotoğrafı yılın tarih fotoğrafçıları arasında

    tekin çifçi

    Tekin Çifçi: Yazarın kalemindeki mürekkep beyaz kâğıda özgürce akmalı

    kerem serhatlı araştırmacı

    Kerem Serhatlı: Serhildana Şêx Seîd

    demirtaş şener özmen güncel sanat kürtçe

    “Demirtaş Kürt olduğu için yatıyor ama Türkçe yazıyor”

    hafıza odası

    “Hafıza Odası” sergisine yoğun ilgi

  • Sağlık
    amed sağlık platformu

    Amed Sağlık Platformu: Sağlıkta şiddete hayır!

    kemal bülbül covid-19

    Kemal Bülbül Covid-19’a yakalandı

    hekimler ttb

    Hekimler 8 Şubat’ta greve gidiyor

    ttb şebnem korur fincancı

    TTB: 10 yılda yurt dışına giden hekim sayısı 1405’e çıktı

    Covid-19

    Covid-19 Türkiye: 179 can kaybı

    covid-19

    Covid-19 Türkiye: 192 can kaybı

    sağlık Diyarbakır çocuk semt polikliniği

    Çocuk polikliniğinin kapatılması, corona virüsün etkinliğini azaltır mı?

    covid-19

    Covid-19 Türkiye: 203 can kaybı

    covid-19

    Covid-19 Türkiye: 30 bin 201 yeni vaka 188 can kaybı

  • Kadın
    tip kadınlar açıklama

    TİP’li kadınlar: Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz!

    gülistan doku nerede

    Gülistan Doku nerede?

    Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Haziran raporu

    Bir günde 2 kadın cinayeti, 2 kadın da ağır yaralı

    diyarbakır şiddetle mücadele ağı raporu

    Diyarbakır’da bir yılda 11 kadın cinayeti

    kadın şiddet mücadele 25 kasım

    “Sadece 25 Kasım’larda değil her gün isyan ediyoruz”

    alevi kadın ana

    Alevi inancında kadın erkek eşittir

    Diyarbakır’ın tek kadın muhtarı: Dilek Demir

    Diyarbakır’ın tek kadın muhtarı: Dilek Demir

    Ayşe Tayurak için Silvan’da yürüyüş

    Ayşe Tayurak için Silvan’da yürüyüş

    Silvan’da kadın cinayeti iddiası

    Silvan’da kadın cinayeti iddiası

Sonuç bulunamadı
Tüm Sonuçlar
Piryol.com
Sonuç bulunamadı
Tüm Sonuçlar

Avrupa Alevi Kurultayı sonuç bildirgesi açıklandı

2 sene önce
Yaşam
1
Avrupa Alevi Kurultayı sonuç bildirgesi açıklandı
Facebook'ta paylaşTwitter'da paylaş

Viyana’da 8-9 Şubat tarihinde gerçekleşen 1. Avrupa Alevi Kurultayı’na onlarca inanç ve kurum temsilcisi, akademisyen ve araştırmacı katıldı.

Kurultayın organizasyonunu, Avusturya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) ve  bağlı bulunduğu Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK) birlikte üstlendi.

Avusturya Sendikalar Birliği’nin “Veranstaltungssaal Catamaran“ adlı merkezinde yapılan kurultaya, Avusturya’nın dışında Almanya, İsviçre, Danimarka, Hollanda, Belçika, İngiltere, İsveç, Fransa, İtalya, Kıbrıs, Norveç ve Türkiye’den inanç önderleri, kurum yönetici ve temsilcileri, araştırmacılar ve akademisyenler katıldı.

İki günlük kurultayda Aleviler sorunlarını ve kazanımlarını değerlendirdi

1. Avrupa Alevi Kurultayı’nın sonuç bildirgesi açıklanırken, Aleviliğin diğer inançlar gibi kendine özgü, farklı bir inanç, başlıbaşına bir Yol olduğu vurgulanan bildirgede, Alevi kurumlarının her platformda inancın bu özgün karakterini vurgulaması gerektiği belirtildi.

 Hakka uğurlama erkanlarının cem erkanı gibi yürütülmesi gerektiğine işaret edilen bildirgede “Biz ne O’yuz ne Bu’yuz, biz Aleviyiz” şiarı dile getirildi.

Kurultay bildirgeleri 3 grupta yayınlandı

1. Avrupa Alevi Kurultayı sonuç bildirgesi üç çalıştay grubu şeklinde yayınlandı.

İnanç Yol Erkan Kurulu Çalıştayı Sonuç Bildirgesi

Alevi Akademisyenleri Çalıştayı Sonuç Bildirgesi

Alevi Kurum Yöneticileri Sonuç Bildirgesi

Kurultay bildirgesinde,  Aleviliğin uluslar arası arenada uğradığı ötekileştirme ve asimilasyon politikalarına vurgu yapıldı.

Kurultay bildirgesinde, Alevilik felsefesinin, kapitalist üretim ve emperyalist egemenlik ilişkileri ile uzlaşmaz çelişki içinde olduğu ve her türlü otoriteye karşı durduğu, sistemin adaletsizliklerine boyun eğmediği kaydedildi.

1. Avrupa Alevi Kurultayı sonuç bildirgesi şöyle:

“Kadim zamanlardan Kerbela’da Hüseyin’e, Ebul Vefa’ya, Hallacı Mansur’dan Baba İlyas’a, Nesimi’den Hatai’ye, Hacı Bektaş’tan Pir Sultan Abdal’a, Kalender Çelebi’den Seyit Rıza’ya kadar Alevi belleğinin oluşumunda tayin edici roller üstlenen inanç önderleriyle Alevilik, egemenlik ilişkilerini sorgulayan bu adalet ve direnç kimliğiyle belirginleşmiştir. Baba Tahir’den Yunus Emre’ye, Kaygusuz Abdal’dan Edip Harabi’ye sayısız ozanıyla da bu toprakların tarihsel kültürünü yaratmıştır.

Alevilik, Babailer ve Babai isyanıyla Anadolu’da ciddi bir etkinlik sağlamış ve takip eden süreçte de Hacı Bektaş, diğer Alevi inanç önderleri ve ocaklar üzerinden yeniden örgütlemeye yönelmiştir.

Alevi belleğinde Osmanlı dönemi çok özel bir yere sahiptir. Aleviler için Osmanlı, kuruluşunda yer aldıkları, ama takip eden süreçte bu devlet tarafından ağır bir baskı ve asimilasyona uğratıldığı bir tarihi temsil etmektedir. Cumhuriyet de, ne yazık ki kuruluşundan sonra tek dil, tek millet ve tek din eksenli bir tektipleştirmeye yöneliyordu. Bu yönelimde din, Türkleştirmenin ve toplumu şekillendirmenin aracı olarak kullanılacaktı.

‘Alevilik kendine özgü farklı bir inançtır’

Kurultayımızın her üç komisyonunda da saptandığı ve temel değer ve ritüellerinde de açıklıkla görüleceği gibi Alevilik, mevcut diğer tüm din ve inançlar gibi kendine özgü ve farklı bir inançtır. Hakkı kendinde bulması, Varoluş olgusunu Vahdeti Vucut, Vahdeti Mevcut’la bütünleyen ve Devriye anlayışı ile yetmiş iki millete/inanca bir nazarla bakması, cihat karşıtlığı, kadın erkek ayrımcılığını reddetmesi, Kırklar Cemi, Rıza şehri, Kabe’yi insanda görmesi, vb. özellikleriyle Batıni bir inançtır. Başta Cem olmak üzere, Rızalık ve İkrarlık ilkesi ile oruçları, Hızır’ı, Devriye inancı, Bağlaması, Semahı ile Alevilik, herhangi bir dinin veya inancın mezhebi değil, ancak kendi değerleri içinde doğru anlaşılır bir inanç, başlıbaşına bir YOL’dur.

‘Taleplerimizi toplumsallaştırmaya devam etmeliyiz’

Dolayısıyla Alevi kurumları, hem inançsal hakikatlerinin gereği, hem de eşit yurttaşlık hakkını elde etmeyi sağlayacak hukuksal kazanımları elde edebilmek açısından Alevi inancının bu özgün karakterini bütün platformlarda cesaretle dillendirilmelidirler.

Yaşanılabilir bir dünya için mücadele etmek de o kadar vazgeçilmezimiz olmalı. İnançsal, kültürel, siyasal, hukuksal, sosyal, ekonomik, akademik ve eğitim alanlarında mücadelemizi toplumsallaştırmaya devam etmeliyiz.

‘Hakk‘a uğurlama erkanı‘da Cem‘lerin içeriğine uygun yürütülmeli’

Buradan yola çıkarak cem erkanlarımız ve bilhassa Hakk‘a yürüme erkanına geldiğimizde ise Alevi- Bektaşi-Kızılbaş inancında Cem’lerimiz nasıl yürütülüyorsa, Hakk‘a uğurlama erkanı‘da Cem‘lerin içeriğine uygun yürütülmesi gerekliği açıktır. Ancak bu konuda da halen ciddi sorunlar yaşadığımız bilinmektedir. Alevice yaşayıp, Alevice olmayan uygulamalar yapılmakta, yüzyıllar boyu baskı zulüm ve kıyımlar sonucu kendi değerlerimiz den uzaklaştırılarak asimile edilmeye çalışılan inancımız, aşık-ı sadıkların kelamları doğrultusunda inancın özüne uygun erkanlara dönüştürülmesi gerekmektedir.

‘Pir Sultan’ın yolundan yürüyoruz’

Bizler Avrupa ve Türkiye’deki yüzlerce Alevi Kültür Merkezi ve cemevlerinin başkan ve yöneticileri olarak, “Öl ikrar verme, öl ikrarından dönme” diyen Pir Sultan’ın yolundan yürüyoruz.

Bizim YOLumuza ikrarımız var.

Biz ne O’yuz, ne Bu’yuz!

Biz ALEVİYİZ.

YOLumuzun, mücadelemizin, kurumlarımızın, ozanlarımızın, pirlerimizin ışığı yolumuzu aydınlatsın, Hızır yardımcımız olsun. Birliğimiz daim, Aşkımız cemalimiz olsun.”

Çalıştay gruplarının sonuç bildirgeleri ise tüm ayrıntılarıyla şöyle:

1. Çalıştay Grubu: Alevi İnanç Yol Erkan Bölümü – Sonuç Bildirgesi:

Enel hakk düşüncesi

Alevi-Bektaşi- Kızılbaş inancının bugüne kadar gelmesinde Hakk aşıklarının kelamları, bizlere en önemli yol gösterici belgelerdir.

Beni hor görme gardaşım

Sen altınsın ben tunç muyum

Aynı vardan var olmuşuz

Sen gümüşsün ben saç mıyım, diyen Veysel’den;

Cihan var olmadan ketm-i ademde

Hakk ile birlikte yektaş idim ben,demektedir Şiri Bektaş Çelebi.

Daha Allah ile cihan yoğ iken

Biz anı var edip ilan eyledik

Hakka layık hiç bir mekan yoğ iken

Aldık hanemize mihman eyledik, diyen Harabi ́den.

Bir ben vardır benden, benden içeri, diyen Yunus’a ve diğer aşıklara baktığımız tüm aşığı sadıklar, bu yolda var oluşu bu şekilde ifade etmektedirler.

Seyyid Nesimi de;

Mende sığar iki cihan

Men bu cihana sığmazam Gevherüla mekan menem Kevnü mekana sığmazam,

derken ve yine Daimi;

Tüm vadiler gibi sahralar gibi

Sıra dağlar gibi yaylalar gibi

Akan sular gibi deryalar gibi Cümle alem bir can imiş bilmedim,

ve yine Edip Harabi de

Vahdet sarayına girenler için Hakk’ı Hakkel yakın görenler için Harabi bu sırrı bilenler için

Birlik meydanında cevlaneyledik, diyerek Vahdet-i vücud, Vahdeti mevcud anlayışı ile Enel Hakk düşüncesini ayan beyan ortaya koymaktadır.

Devri daimi en güzel ifade eden hak aşıkları

Aşığı Sadıkların bu kelamlarından yola çıkarak Alevi-Bektaşi-Kızılbaş inancında ölümsüzlüğü ifade eden,

Güruh-u naciye özümü kattım

İnsan sıfatından çok geldim gittim

Bülbül oldum firdevs bağında öttüm

Bir zamanlar gül için zara düş oldum, diyen Sıtkı Baba’dan

Gahi nebi gahi veli göründüm

Gahi uslu gahi deli göründüm

Gahi Ahmed gahi Ali göründüm

Kimse bilmez sırrımı Kallaşidim ben, diyen Şi‘ri Bektaş Çelebi‘nin devriyesini

Bulut olup ağdığımı bilirim

Baran ile yağdığımı bilirim

Altı anadan doğduğumu bilirim

Kaç ebeden,kaç soruldum kim bilir, diyen Güfrani‘ye

Ger aslım sorarsan ben bir niyazım, Sabır ilmiderler yerden gelirim, Katre idim şimdi ummanlar oldum, Arştaki kandilden nurdan gelirim,

Nesimi’yim ikrarımdan belliyem, gerçek erenlerin kemter kuluyam, Ali bağçesinin gonca gülüyem, Münkir münafıka Har’dan gelirem” diyen Hakk aşıklarının Alevi-Bektaşi-Kızılbaş inancındaki devriyeleri, dünden bugüne, Dilkalemi ile gönüllere yazıp, Hakk’tan gelip, Hakka gidişi, yani Devri daimi, en güzel şekilde ifade etmektedirler.

‘Hakka uğurlama erkanları cemlerin içeriğine uygun yürütülmeli’

Buradan yola çıkarak cem erkanlarımız ve bilhassa Hakk‘a yürüme, erkanına geldiğimizde ise Alevi- Bektaş-Kızılbaş inancında cemlerimiz nasıl yürütülüyorsa, Hakk‘a uğurlama erkanı da cemlerin içeriğine uygun yürütülmelidir.

Ancak, günümüzde bu uygulamaların ne yazıkki ikilemli yürütüldüğü gerçeği ilede karşı karşıyayız.

Alevice yaşayıp, Alevi olmayan uygulamalar yapılmakta, yüzyıllar boyu baskı zulüm ve kıyımlar sonucu kendi değerlerimiz den uzaklaştırılarak asimile edilmeye çalışılan inancımız, aşıkı sadıkların kelamları doğrultusunda inancın özüne uygun, erkanlara dönüştürülmesi gerekmektedir. İşte bu aşıklardan yola çıkarak,

Önüme bir çığır geldi, Bir ucu var şar içinde, Aktarlar dükkanın açmış Ne ararsan var içinde,

Gir dükkana pazar eyle Hersinindir hezar eyle, Aya güne nazar eyle,

Ay Muhammed nur içinde,

Ay Ali-dir gün Muhammet, Okunan doksan bin ayet, Balıklar deryaya hasret, Çarka döner göl içinde.

Pir Sultan Abdal‘ın söylediği bu kelamda bizlere ilim deryası içinde olmamıza rağmen, ilmi başka yerlerde aradığımızı hatırlatmakta ve eksikliğimizi yüzümüze vurmaktadır.

Baştan beri dile getirilen yol ve erkanlarımızın işleyişine baktığımızda, Alevi -Bektaşi-Kızılbaş inancımız Batın-î anlamda Hakk-Muhammet-Ali birliğini özünde barındıran her hangi bir inancın ve dinin içerisine haps edilmemesi gereken ikrarlı kendine özgü olduğu şüphe götürmeyen bir gerçektir.

Bu duygularımızla Avusturya Alevi Birlikleri Federasyonumuzun gerçekleştirdiği 1. Avrupa Alevi Kurultayının gelecekte Alevi Bektaşi Kızılbaş anlayışımıza katacağı ışık ve aydınlanmanın devamı hepimizi mutlandıracaktır.”

2. Çalıştay Grubu: Alevi Akademisyenleri – Sonuç Bildirgesi:

Aleviliğin tarihi, yaşadığı ülkelere egemen devletler tarafından kendisine uygulanmış asimilasyon, baskı ve sürgünle yok edilme tarihidir.

Bu felaketlerin nedeni, Aleviliğin, adaletsizliklerle belirlenen egemenlik ilişkileriyle uzlaşamaması, her türlü otoriteyi sorgulayabilmesi ve egemenlik hakkını insanın kendisinde görmesidir.

Kadim zamanlardan Hüseyin’e, Ebul Vefa’ya, Hallacı Mansur’dan Baba İlyas’a, Nesimi’den Hatai’ye, Hacı Bektaş’tan Pir Sultan Abdal’a, Kalender Çelebi’den Seyit Rıza’ya kadar Alevi belleğinin oluşumunda tayin edici roller üstlenen inanç önderleriyle Alevilik, egemenlik ilişkilerini sorgulayan bu adalet ve direnç kimliğiyle belirginleşmiştir. Baba Tahir’den Yunus Emre’ye, Kaygusuz Abdal’dan Edip Harabi’ye sayısız ozanıyla da bu toprakların tarihsel kültürünü yaratmıştır.

‘Alevilik, batıni damar ve onun sembolü Ali’den ayrılamaz ama ondan ayrı kaynaklardan da beslenmiştir’

16. yüzyıldan itibaren tüm Alevi inanç önderlerinin deyişlerinde gördüğümüz gibi Alevilik, Batıni damar ve onun sembolü Ali’den ayrılamaz olmakla birlikte ondan ayrı ve öncel kaynaklardan beslenerek geldiği de olgularla sabittir.

Alevi belleğinde Osmanlı dönemi çok özel bir yere sahiptir. Aleviler için Osmanlı, kuruluşunda yer aldıkları, ama takip eden süreçte bu devlet tarafından ağır bir baskı ve asimilasyonauğratıldığı bir tarihi temsil etmektedir. Alevilik Babailer ve Babai isyanıyla Anadolu’da ciddi bir etkinlik sağlamış ve takip eden süreçte de Hacı Bektaş ve diğer Alevi inanç önderleri Aleviliği yeniden örgütlemeye yönelmiştir.

15 ve 16. Yüzyıllar Aleviliğin en sorunlu dönemi olacaktır. Çünkü Aleviler, yaşam ve inanç koşullarının dayanılmaz hal almasına bağlı olarak hem peş peşe ayaklanacak hem de haklarında çıkarılan fetvalarla kitlesel katliam ve sürgünlerle yok edilmeye çalışılacaktır.

1826’da II. Mahmut’un, yüzyıllar boyu Osmanlının vurucu gücü olmuş Yeniçeri ordusuna yönelik kanlı tasfiyesi, Osmanlı’yla işbirlikçi konumuna sokulmuş bazı Bektaşi Dergahlarının da tasfiyesiyle sonuçlanacaktır.

Egemenlerin Aleviliğe bakışında bir değişiklik yok

Kendileri için kötülüğün sembolü durumundaki Osmanlının yıkılışı ve Milli Mücadele, (kurtuluş sonrası için hak güvencesi talep eden Koçgiri Alevileri dışında) Alevi toplumunda desteklenecektir. Ancak bu beklenti, kısa bir zaman içinde boşa çıkacaktır.

Bu dönemde Cumhuriyet tek millet ve tek din/mezhep eksenli bir tektipleştirmeye yöneliyordu. Bu yönelimde din, Türkleştirmenin ve toplumu şekillendirmenin aracı olarak kullanılacaktı. Bu yönelimin resmi aracı ise, Şer’iye ve Evkaf Vekâleti yerine 3 Mart 1924’te kurulan Diyanet İşleri Başkanlığı olacaktı.

Bu tektipleştirme kapsamında Devlet, Eğitim Birliği Yasası ve Diyanet aracılığıyla, “dili de dini de bir” millet yaratma amaçlı “terbiye” programı uygulayacak, direnç gösterenleri de ezecekti.

Bu yaklaşım içinde Cumhuriyet, tıpkı Kürtler gibi Alevilerin de kimlik haklarını ezmeye yöneldi. Özellikle 1930’lardan itibaren Osmanlı geçmişiyle barıştığı oranda Aleviliğe Osmanlı gibi bakılmaya başlandı.

‘Tekke ve zaviyeler kanunu alevi kimliğinin tasfiyesi amaçlı kullanıldı’

Öyle ki 1925 Kasımında çıkan Tekke ve Zaviyelerin Kapatılmasına Dair Kanun, Cumhuriyet’i büyük bir coşku ve umutla karşılayan Alevi kimliğinin tasfiyesi amaçlı kullanıldı. Nitekim söz konusu kanunla birlikte Hacıbektaş ilçesindeki Bektaşilerin Merkezi Dergâh’ı başta olmak üzere, 1826 sonrasında yeniden toparlanan tüm Alevi Tekke ve Zaviyeleri, II. Mahmut’un yaptığı gibi tekrar kapatıldı.

Yine 1924 de çıkarılan Köy Kanununda cami yapımı esasına göre Sünnileştirici bir çerçeve dayatılacaktı. Keza 1938 tarihli Cemiyetler Kanunu ile mezhep ve tarikatlara dayalı dernekleşmeler yasaklanırken, Alevilerin kendi varlıklarını sürdürme olanakları engellenecekti.

Aleviliğe Diyanet dayatıldı

Bu bağlamda Cumhuriyet, Türkiye Alevilerini, cenazelerini kendi inançlarına göre değil, Diyanetin imamlarının yönlendirmesine göre kaldırmaya zorlayacak, tek meşru ibadet mekânı camiyi, tek dinsel önderlik kurumu olarak da Diyanet’i dayatacaktı.

1924’teki Mübadele çerçevesinde Balkanlardan getirilen ve çoğu Bektaşi olan mübadiller de, yerleştirildikleri yeni mekânlarda kiliselerin camilere çevrilmesi ve imam atama uygulamasıyla karşılaşacaktı. Aynı şekilde 1938 Hatay ilhakı sonrasında, Arap Alevilerinin de inançlarını sürdürebilme olanakları yok edilecek ve diğerleri gibi Diyanet’in ağır asimilasyoncu iradesi ile karşı karşıya bırakılacaklardı.

Kısacası Türk-İslam kimlikle şekillenen yeni kamusal alanda Türklük ve Sünnilik dışındaki diğer azınlık ve ezilen kesimlere de yer olmayacaktı.Bu politikanın en çarpıcı hedeflerinden biri kuşkusuz Dersim olacak, Aleviliğin buradaki yaşam damarları kurutulmaya çalışılacaktı.

Alevilerin deyişleri…

İttihak ve Terakki zihniyeti üzerinden kurulan sistem, Dersim, Ortaca, Elbistan, Kırıkhan, Malatya, Maraş, Çorum, Sivas ve Gazi’de bir dizi katliam üretecekti. AKP iktidarının kurumlaşmasıyla Alevilerin yaşam koşulları ve umutları daha da büyüyen bir cendere altına alınmış bulunacaktı.

Bu cendereden çıkış yolu olarak Alevi örgütlerinin politikalarını oluştururken akademik çalışmalardan ve yaklaşımlardan destek alması önerilir. Bunun dışında Alevilerin temel kaynaklarının inanç önderlerinin deyişleri olduğu bilinmelidir. Bunların dışındaki bütün kaynakla eleştirel bir yaklaşımla değerlendirilmeli ve ondan sonra kaynak olarak kullanılmalıdır.

‘Alevilik batıni bir inanç’

Alevilik temel değerleri ve ritüellerinde de görüleceği gibi mevcut diğer tüm inanç ve dinler gibi kendine özgü ve farklı bir inançtır. Başta Hakkı kendinde bulması, yetmiş iki inanca bir nazarla bakması, cihat karşıtlığı, kadın erkek eşitliği, Kırklar Cemi, Rıza şehri, Kabe’yi insanda görmesi özellikleriyle Batıni bir inançtır. Başta cem olmak üzere, oruçları, Hızır’ı, Devriye inancı, bağlaması, semahı ile ancak kendi değerleri içinde anlaşılır bir inançtır.

3. Çalıştay Grubu: Alevi Kurumsal yapı – Sonuç Bildirgesi:

1) Alevi kurumsallaşması ,mevcut durumun değerlendirilmesi

–  Avrupa’nın 300’e yakın şehrinde Alevilerin bir evi, kurumu var.

–  300’e yakın AKM ve Cemevlerimizin çoğunun mülkiyeti Alevilere ait.

–  Aleviler ve kurumları Avrupa ülkeleri genelinde Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakan, Belediye Baskanı düzeyinde kabul görüyor ve muhatap alınıyor.

–  Çocuklarımız Alevilik dersleri alabiliyor.

–  Cenaze kollektiflerimiz aracılığıyla, cenazelerimiz Yol-Erkâna uygun kaldırılıyor.

–  Avrupa Parlamentosunda « Alevi Dostluk Grubu » kuruldu.

–  YOL TV, Alevilerin Sesi Dergisi gibi medya kurumlarımız oluştu.

–  Eyaletler Düzeyinde “Hak Eşitliǧi Anlaşmaları” imzalandı.

–  Üniversitelerde Alevilik Kürsüsü kuruldu.

–  Aleviliğin tanınması için birçok ciddi kazanımlar elde edildi.

–  Ve Avrupa’da, inancımızı doya doya yaşayabiliyoruz.

o Alevi öğretisi bilimi, doğayı, yaşamı ve değişimi esas alırken,

o Alevi öğretisi İnsan-ı Kâmil olma yolunu anlatırken,

o Bu yolda süreçlerden geçilirken,

o Geçilen bu süreçlerde YOLa ikrar vermiş Talipler, Dedeler ve Analar bu yolu sürerken,

o YOL’a yarenlik yapacak olan Iinanç önderlerinin «Bilge İnsanlar» olması gerekir.

o Kendini «SOY» endeksli gerekçelerle, tabî/doğal bir otoriteyle ifade etmesi yeterli değildir.

o Daima mualif bir tarafta olan Alevi toplumları ve onların öğretisi neden bugün ısrarla İslam kalıbının içinde eritilmeye çalışılıyor?

o Alevileri İslam kalıbının içinde eritme girişimlerine karşı gelmek, Alevi öğretisinin esas değerlerini korumak demektir.

o Alevi Canların olduğu heryerde siyaset, tarih, inanç ve insana ve yaşama dair her şey vardır.

o Alevi öğretisi yaşayan ve dünyevi bir öğretidir.

o Mevcut kalıplara sıkıştırılmaya çalışılan fakat oralara sığmayan Alevilik özgün bir konumda ve yapıdadır.

o Alevileri birbirine karşı kutuplaştırma çabalarından Aleviler kazançlı çıkmaz.

– Kurum içi iletişim

o İletişim kurumsal olmalı

o Bilgi aktarımı yazılı ve Genel Sekreter tarafından yapılmalı

o İletişim dili Alevice olmalı.

o Tek kaynaktan bilgilerin akmasına (Genel Sekreter üzerinden) özen gösterilmeli.

o Bilgilerin ilgili kişilere aynı anda ulaşmasına özen gösterilmeli.

o Kurum içi yazışmaların gizlilik ilkesi, her bireye özellikle hatırlatılmalı ve buna uymayanın disiplin suçu işleyeceğinden, kişinin en ağır cezayı alacağını bilmesi gerekir.

2) Alevi kurumlarının misyon ve vizyon belirlemesi

–  Tüzük Kurumların Anayasasıdır.

–  Kurumlar (Örgütler) yaşayan bir organizmadır.

–  Yenilenmeye, güncellenmeye, yeni söylemler geliştirmeye ihtiyacı vardır.

–  Ortak iradeyi temsil edeceği için, kollektif olarak hazırlanmalıdır.

–  Tabanda tartışılıp, pişirilip ardından AKM, Bölge ve Federasyonlara taşınmalıdır.

–  Tüzük ve çalışma programı evrensel, kucaklayıcı ve bağlayıcı olmalıdır.

–  Aleviler ve Aleviliğin inançsal, felsefi, kültürel ve tarihsel kimliğini devlet

ve mahalle baskısına maruz kalmasına izin vermeyecek şekilde olmalıdır.

–  Etkili ve sonuç alımcı mücadele ve örgütlenme anlayışını güçlü kılmalıdır.

–  Alevilerin ayrımcılığa ve baskılara maruz kalmadan özgürce yaşama hakkını savunan ve geliştiren bir dille yazılmış olmalıdır.

–  Çalışma yöntemleri

o Daha yaşanılabilir bir dünya için, Alevi öğretisinin kaynaklarından beslenerek, daha fazla görev ve sorumluluk üstlenerek çalışmalıyız.

o Savaşların, yoksulluğun, gericiliğin ve toplumsal tahribatların arttığı bir süreçte, barışı, özgürlüğü, eşitliği ve farklı kültürlerin bir arada, eşit koşullarda ve eşit haklarla bir arada yaşaması için çalışmalıyız.

o Alevi tarihinin zengin mirasından güç alarak, ona katkıda bulunacak çalışmaları üreterek, geleceğe bu birikimle yürümeliyiz.

o Aleviliğin kendine has öğretileri, kurumları ve ritüelleri olan özgün ve kadim bir inanç sistemi olduğunun bilinciyle hareket etmeliyiz. Alevi kimliğimize yönelik içten ve dıştan yönelmiş asimilasyoncu kuşatmalara karşı, kimlik bilincini eğitim, muhabbet, inançsal erkanları ve akademik çalışmalarla inşa etmeliyiz.

o Türkiye’de ve diğer ülkelerde yaşayan Alevilerin meşru temsilcileri olarak, hükümetlerin Aleviliği klasik anlamda “tarikat,” cemevlerini “tekke,” dedeleri de “devlet memuru” mertebesine indirgemeyi öngören asimilasyoncu politikaları şiddetle reddetmeliyiz. Bunun için toplumsal duyarlılığı artıracak çalışmaları güçlendirecek ve destekleyecek işler yapmalıyız.

o “Eşit Yurttaşlık ve Eşit Haklar” mücadelesini kazanmaya yönelik çalışmalara daha da önem vermeliyiz.

o Avrupa genelinde Alevi öğretisinin daha da tanınması için çalışmalıyız. o Avrupa’da yaşayan 2 milyonu aşkın Alevinin ihtiyaçlarını karşılamak için kurumsallaşmalıyız.

o Daha yaşanılabilir bir dünya için, Alevi öğretisinin kaynaklarından beslenerek, daha fazla görev ve sorumluluk üstlenerek çalışmalıyız.

o Savaşların, yoksulluğun, gericiliğin ve toplumsal tahribatların arttığı bir süreçte, barışı, özgürlüğü, eşitliği ve farklı kültürlerin bir arada, eşit koşullarda ve eşit haklarla bir arada yaşaması için çalışmalıyız.

o Alevi tarihinin zengin mirasından güç alarak, ona katkıda bulunacak çalışmaları üreterek, geleceğe bu birikimle yürümeliyiz.

o Aleviliğin kendine has öğretileri, kurumları ve ritüelleri olan özgün ve kadim bir inanç sistemi olduğunun bilinciyle hareket etmeliyiz. Alevi kimliğimize yönelik içten ve dıştan yönelmiş asimilasyoncu kuşatmalara karşı, kimlik bilincini eğitim, muhabbet, inançsal erkanları ve akademik çalışmalarla inşa etmeliyiz.

o Türkiye’de ve diğer ülkelerde yaşayan Alevilerin meşru temsilcileri olarak, hükümetlerin Aleviliği klasik anlamda “tarikat,” cemevlerini “tekke,” dedeleri de “devlet memuru” mertebesine indirgemeyi öngören asimilasyoncu politikaları şiddetle reddetmeliyiz. Bunun için toplumsal duyarlılığı artıracak çalışmaları güçlendirecek ve destekleyecek işler yapmalıyız.

o “Eşit Yurttaşlık ve Eşit Haklar” mücadelesini kazanmaya yönelik çalışmalara daha da önem vermeliyiz.

o Avrupa genelinde Alevi öğretisinin daha da tanınması için çalışmalıyız. o Avrupa’da yaşayan 2 milyonu aşkın Alevinin ihtiyaçlarını karşılamak için kurumsallaşmalıyız.

o Alevi kurumlarının hiç kimsenin, hiçbir siyasi kurum ve kuruluşun arka bahçesi olmadığının bilinciyle faliyetler yürütmeliyiz. AABK ve Federasyonlarımızın bağımsız örgütlenme ilkesi bizim taviz veremeyeceğimiz en temel ilkemizdir.

o Toplumsal buluşmalarda, her işimizde kullanılan dilin “Alevice” olmasına özen göstermeliyiz.

o Gerek Avrupa’da gerekse Türkiye ́de yaşanan süreçte, kendisiyle birlikte yol yürüyebilecek demokratik toplum kuruluşlarıyla ortak deǧer ve amaçlar doğrultusunda “Eylem Birliği” içerisinde olmalıyız.

o Alevilerin istem ve taleplerinin gerçekleştirilmesi doğrultusunda, faşist, ırkçı ve dinci olmayan, demokrat, laik, sosyal ve hukukun üstünlüğünden yana olan siyasi kurumlar ile eylem birliği içerisinde olmalıyız.

o Tüm mazlumların, zalime karşı birlikte dayanışma içerisinde olması için çalışmalıyız. o Kadrolarımızı güçlendirmek için gerekli tüm eğitim çalışmalarını yaparak, özellikle AKM’lerimizin güçlenmesi için çalışmalıyız.

o Üç yıllık kısa, orta ve uzun vadeli kurumsal hedeflerini saptayıp ve hayata geçirmek için çalışmalıyız.

o Yöneticilerin, alınan kararları örgütsel disiplinin gereği olarak sahiplenilmesi ve hayata geçirilmesini sağlamalıyız.

o İnancımızın gereği farklılıkları zenginlik olarak görüp ve toplumda bunun gereǧinin yerine getirilmesi için çaba göstermeliyiz.

o Alevilerin yaşadıkları coğrafi konumlarından dolayı Alevi meselesinin uluslararası bir boyut kazanmasının bilinciyle, diplomasi çalışmalarına önem vermeliyiz.

o Alevilerin Avrupa’daki konumları, uluslararası ilişkileri nedeniyle demokrasiyi

içselleştirmelerinin sonucu, demokrasinin evrensel gereklerini yerine getirmeye devam etmeliyiz.

o İnsanı ve doğayı kabesine koyan öğretinin temsilcileri olarak, Doğa Anaya saygılı olmaya özen gösterip ve bu bilinci kurumlarımızda her daim öne çıkarmalıyız.

o “İlle de Barış” şiarımızın, ülkemizde, Orta Doğu’da ve tüm dünyada hayat bulması için çalışmalıyız.

o Aleviliğin köklerine dair çok sayıda sanatsal ve akademik girişim başlatılması için çalışmalıyız.

o Aleviler olarak, kendimiz için talep ettiğimiz bu doğal hakların Kürtler, Ermeniler, değişik inançlar, Süryaniler, Romanlar ve diğer tüm insanlarımız için de bir hak olduğunu, “Başka – Öteki” olanların haklarının gasp edildiği bir toplumda bizlerin de özgür olmayacağını bilmeliyiz.

o Özellikle kadın, gençlik, çocuk, üye ve yönetici eğitimleriyle, yetki, sorumluluk, görev tanımları ve toplumsal dava yöneticilik bilincini ve kültürünü artırmaya devam etmeliyiz.

o Kurumsal düşünüp ve kurumsal çalışmalıyız.

o Bireysel değil, toplumsal düşünmeliyiz.

o Ben merkezci değil, biz olmalıyız.

o Ezberi bozan, yenilikçi perspektifle olaylara yaklaşmalıyız.

o Yeni olmak, yenilenerek, güncellenerek ve yeni söylemler geliştirmeliyiz. o Asla şikayet eden, dedikodu yapan olmamalıyız.

o Sorunun değil, çözümün parçası olmalıyız.

o Çözümsüz görünen problemleri bakış açımızı değiştirerek, karşımızdakinin yerine kendimizi koyarak çözmek için çalışmalıyız.

o Şahıs ve olayları akıl ve kalp süzgeçinden geçirerek Hak yememeye çalışmalıyız.

o Demagoji, laf kalabalığı yapmamalıyız.

o Kendini ağıra satmak, övmek, kendini vazgeçilmez göstermek gibi ben merkezci egolardan uzak durmalıyız.

o Alevilerin iradesine hakim ve saygılı bireyler olarak, hep uyumlu olmalıyız.

o Konuşmalarımızda, hitabetimizde hep yol dilini kullanmalıyız.

o Kararsız ve korkak olmak yerine, umudun ve cesaretin temsilcileri olmayı seçmeliyiz.

o Nitelikli kadrolarla YOL yürümeliyiz.

o Aldığımız görevi severek ve Aşk ile yapmalıyız.

o Pirlerimizden, Yol emekçilerinden ustalığı öğrenmeliyiz.

o Kendimizi hep güncellemeliyiz.

o Hayata ve her şeye yeni, özgün, orijinal, farklı bakış açısıyla yaklaşmalıyız.

o Felaket tellalı olmamalıyız.

o Tebessüm, gülümseme cemalimizden eksik olmamalı.

o Sevgi ve bilgiye ulaşmanın peşi sıra koşmalıyız.

o Nefes alabilmek, nefes verebilmek bizler için ne kadar vazgeçilmezse, Yaşanılabilir bir dünya için mücadele etmekte o kadar vazgeçilmezimiz olmalı.

o İnançsal, kültürel, siyasal, hukuksal, sosyal, ekonomik, akademik ve eğitim alanlarında mücadelemizi toplumsallaştırmaya devam etmeliyiz.

3) Alevi örgütlenmesinin düşünsel manifestosu, program sorunu ve kurumsallaşma modelleri?

–  Kurumlarımıza gözümüz, namusumuz gibi sahip çıkacağız.

–  Çağıracağımız Ana, Dede, Araştırmacı, yazarları çatı kurumlarından teyit ettireceğiz.

–  Kurum başkanlarımıza, yöneticilerimize ve üyelerimize yönelik itibarsızlaştırma girişimlerine karşı, onların koruyucusu olacağız.

–  Çatı kurumların bu tür saldırılara karşı yaptığı uyarıları dikkate alacağız.

–  Özellikle gençleri ve çocuklarımızı bu tür yapılara karşı koruyacağız.

–  Ahbap çavuş ilişkisiyle kurumlarımıza gelip cem, panel, muhabbet yapmak isteyenler konusunda çatı kurumlardan yardım alacağız.

–  Kendi Ana, Dede, Baba, Zakirlerimizi yetiştirip, onlarla YOL hizmetlerini yürüteceğiz.

–  Bizler güç alıyoruz geçmişimizden, birikimimizden ve geleceğe bu birikimle bakıyoruz.

–  “Öl ikrar verme, öl ikrarından dönme” diyen Pir Sultan’ın yolundan yürüyoruz.

–  YOLumuzun gereğini, her ne pahasına olursa olsun yerine getiriyoruz.

–  Bizim kendimize, çocuklarımıza, geleceğimize, insanımıza sözümüz var.

–  Bizim YOL’umuza ikrarımız var.

–  Avrupa’nın 14 ülkesinde Federasyonu, 300 şehrinde Alevi Kültür Merkezi, Cemevlerinin Başkan ve yöneticileri olarak; “Öl ikrar verme, öl ikrarından dönme” diyen, Pir Sultan’ın yolundan yürüyoruz.

–  Düşlerimizi insanlık ve doğa üzerine kurmuşuz.

–  Dilimiz sevgidir.

–  Ama birileri düşlerimizi yıkmak, dünyayı bize dar etmek istiyor.

–  Biz ise ; Pirimiz Pir Sultan gibi direnmeyi seçtik.

–  Direnirken kılıçtan geçirildik, darağaçlarına gönderildik, yakıldık, kısmen asimilasyona tabii tutulduk.

–  Bilinsin ki; ne asimile olacağız, ne de tükeneceğiz.

–  Yaşadığımız coğrafya neresi olursa olsun direneceğiz.

–  Çevremizdeki tüm insanlar bu davadan vaz geçse de, Biz, kendimize duyduğumuz güvenle YOLa

hizmete devam edeceğiz.

–  YOLumuzun gereğini, her ne pahasına olursa olsun yerine getireceğiz.

–  Alanlarda ve caddelerde olacağız, mücadele edeceğiz, asla teslim olmayacağız!

–  Eğer çevrenizdekilerden birileri, birliğimize zeval getiren söylem ve eylemde bulunuyorsa

–  Ve siz o kişiye: “Alevilerin bir olmaktan başka seçeneği yok” diyorsanız, siz bizden birisiniz

demektir.

–  Diğerlerinden değil, bizden biri olduğunuz için gurur duyun. Çünkü onlar hizipçi, bölücü, biz ise birleştiriciyiz.

–  Yürümeye değer bir YOL varsa, işte o YOL bu yoldur.

–  Bu yol Pir Sultanların, Nesimilerin, HaceBektaşı Veli’nin, Deniz’in, Mahir’in, İbo’nun, Sakinelerin, Berkin Elvan’ın, Ali İsmail Korkmaz’ın, Etem Sarısülük’ün yoludur.

–  Kendimize, çocuklarımıza, geleceğimize, insanımıza sözümüz var.

–  Bizim YOL’umuza ikrarımız var.

Biz ne O’yuz, ne Bu’yuz! Biz ALEVİYİZ.

YOL’umuzun, mücadelemizin, kurumlarımızın, Ozanlarımızın, Pirlerimizin ışığı yolumuzu aydınlatsın,

Hızır yardımcımız olsun.

Birliğimiz daim, Aşkımız cemalimiz olsun.” (Kaynak: Alevi Haber Ağı)

Etiketler: Alevi Haber AğıAlevi KurultayıAvrupa AlevileriCemCemeviKurultay
Sonraki haber
Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki tarihi yapılarda kar manzarası

Diyarbakır'ın Sur ilçesindeki tarihi yapılarda kar manzarası

Yorumlar 1

  1. Hüseyin Bekyol says:
    2 sene önce

    Sevgili Canlar,
    yazınızı dikkatlice okudum. Özellikle belirtmek isterim ki sonuç bildirgesi bizlerin yolunu açacak ve bizlere yol gösterecektir. Fakat benim anlamadığım yazınızda belirttiğiniz kerbela, hak Muhammed Ali kavramları islamiyetle iliskili değil midir? Eğer Alevilik kendine özgü bir din ise * yazınızda bunu da belirtmişsiniz* yukarıdaki belirtilen kavramlar neden var?
    Diğer bir yanlışlık da Pir Sultanin sözleri olduğunu ifade ettiğiniz *öl ikrar verme,öl ikrarindan dönme* sözleri Antalya Elmalı Tekke köyünde ziyareti bulunan Abdal Musaya aittir.
    Aşk ile

    Cevapla

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

En Son Haberler

Deniz Gezmiş-Yusuf Aslan-Hüseyin İnan

esat korkmaz
5 Mayıs 2022
0

68 Ruhu’nun yaşama taşıdığı 68 olaylarında, bu olayları hazırlayan tarihsel koşullara indirgenemeyecek denli bir yan bulunmaktadır. Yani, içinde gerçekleştikleri koşulları...

Daha fazla

Girecek beden arayan can

esat korkmaz
5 Mayıs 2022
0

Nejat Birdoğan (*) Yaşam, yaşayanlardan çok ölenlerden ibarettir. Nejat Birdoğan, 3 Mayıs’ı 4 Mayıs’a bağlayan gece saat 22 00 sularında...

Daha fazla

500’ü aşkın Alevi örgütünden ortak açılama

alevi
3 Mayıs 2022
0

Avusturya'da Aleviliğin 'kendine özgü bir inanç' olarak kabul edilmesi, 500’ü aşkın Alevi örgütünden yapılan ortak açıklama ile sahiplenildi. Eşit yurttaşlık...

Daha fazla

1937-1938 Dersim soykırımı

yazar mehmet kabadayı
30 Nisan 2022
0

Ta başından itibaren Kemalist kadrolar; varlıklarını teklik (tek dil, tek inanç, tek din)  anlayışı üzerine inşa ederler. 1923 sonrası yapılan...

Daha fazla

Haber kategorileri

  • Alevi Haberleri
  • Bilim
  • Dünya
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • Gündem
  • Kadın
  • Köşe Yazıları
  • Kültür & Sanat
  • Manşet
  • Özel Haber
  • Politika
  • Sağlık
  • Spor
  • Teknoloji
  • Yaşam

Basın & Yayın Terimleri

  • Ajans
  • Aktüalite
  • Amors
  • Asparagas
  • Bülten
  • Demarkaj
  • Dezenformasyon
  • Distraksiyon
  • Enformasyon
  • Muhabir
  • Propaganda
  • Reyting
  • Sansasyon

En Son Haberler

  • Deniz Gezmiş-Yusuf Aslan-Hüseyin İnan
  • Girecek beden arayan can
  • 500’ü aşkın Alevi örgütünden ortak açılama
  • 1937-1938 Dersim soykırımı
  • Doğa, kapitalizm ve insan

Biz kimiz

PİRYOL, Alevi haberlerini önceleyen güncel bir haber sitesidir. PİRYOL'un Alevileri öncelemesi diğer toplumsal kesimleri görmezden geldiği anlamına gelmez. Aksine, Aleviler başta olmak üzere tüm yok sayılan toplumsal kesimlerin sorunlarına duyarlıdır ve bunu yayın akışında titizlikle gözetir. PİRYOL, Pir Sultan Abdal'ın baş eğmez duruşunun yayın alanındaki günümüz temsilcilerinden biri olmanın azami çabasındadır.

  • Hakkımızda
  • Gizlilik Politikası
  • Çerezler
  • İletişim

© 2021 Piryol.com "Son dakika ve güncel haber"

Sonuç bulunamadı
Tüm Sonuçlar
  • Alevi Haberleri
  • Gündem
  • Ekonomi
  • Politika
  • Dünya
  • Eğitim
  • Kültür & Sanat
  • Sağlık
  • Kadın

© 2021 Piryol.com "Son dakika ve güncel haber"