PSAKD Genel Başkanı Gani Kaplan, Düzgün Baba Cemevine dikilmesi engellenen Hasret Gültekin heykeli tartışmasına son vereceklerini söyledi.
Alevi toplumu içindeki yarılmanın giderilmesi açısından Hasret Gültekin heykelinin Düzgün Babaya dikilmesi halinde Seyit Rıza’nın heykelinin de Banaz’da Pir Sultan’ın yanına dikilmesi için girişimlerde bulunduklarını belirtti.
Seyit Rıza heykelini Banaz’a dikecektik
Bir Alevi kurumunun Hasret Gültekin heykeline karşı gösterdiği dirence anlam veremediklerini belirten Kaplan, “Arkadaşlar Türkiye’deki Alevi toplumunu iyi okuyamıyorlar diye tahmin ediyorum. Hasret Gültekin heykeli Düzgün Babaya dikildikten sonra Seyit Rıza’nın heykelinin Banaz’a dikilmesi konusunda girişimlerde bulunmuştuk. Bir Osmanlı’nın diğeri cumhuriyetin idam ettiği 2 Alevi önderinin yan yana olmasından Banazlılar da memnun olacaklarını ifade ettiler. Tabii bu yaşananlardan sonra Banaz’daki arkadaşlar da ‘Hasreti kabul etmeyeni biz de kabul etmeyiz’ dediler.” İfadelerini kullandı.
Kaplan, heykel tartışmalarına ilişkin son olarak şöyle konuştu: “Artık bu saatten sonra biz aileyi ikna edip heykeli oradan alıp Hasret’in doğduğu köy ya da Banaz’da Pir Sultan Abdal’ın yanına dikeceğiz. Bu tartışmayı da böylece kapatmak istiyoruz.”
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Başkanı Gani Kaplan, Düzgün Babaya dikilmesi engellenen Hasret Gültekin heykeline ilişkin PİRYOL’a konuştu.
‘Bir Hasret Gültekin Heykeli mi buraya sığmadı?’
Heykelin ne yapım aşamasında ne daha önce dikilmesinde ne de açılış yapılacağı tarihle ilgili kurumlarının hiçbir bilgisi olmadığını ifade eden Kaplan, şunları söyledi: “Geçen yıl bu aylarda Hasret Gültekin’in eşi Yeter Gültekin ile bir telefon görüşmemizde ban şu notu düşmüşlerdi: ‘Dersim’de bir şehitler ormanı yapılıyor ve buraya da Hasret’in Heykeli’ni yapma teklifleri var ve bu teklife okey dedim, siz ne dersiniz?’ Ben de siz aile olarak okey demişseniz biz bir şey diyemeyiz. Konuyla ilgili ilgimiz sadece bu kadardı. Geçen yıl yine bir toplantıya giderken, (Antakya’da Halklar ve İnançlar toplantısı) orada heykelin dikildiğini ve kaldırıldığını öğrendim. Açıkçası o zaman ilk anda devletin baskısı sonucu Cemevi yönetiminin kaldırdığını düşünmüştüm. Sonra arkadaşlarla görüştüğümde böyle olmadığını söylediler. HDP’nin Genel Merkezi’nden ya da İl Yönetiminden bağımsız bir kurum, biz buraya heykeli diktirmeyiz, burası kutsal mekanımız diye bir ifadede bulunmuş. Oysaki orası bir belediyemiz tarafından inşaat alanına çevrilmiş durumda. Hal böyleyken biz dedik ki, bir Hasret Gültekin Heykeli mi buraya sığmadı?
Alevi kurumlarının heykel konusunda ortak kararı neydi?
Aleviler arasında da bir yarılmanın söz konusu olduğunu ve tam da Hasret Gültekin heykeli ile Aleviler arasında bağları güçlendirecek bir adım atıldığını ifade eden Kaplan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu hamlenin ardından da Banaz’a Pir Sultan’ın doğduğu topraklara farklı bir yapılanma düşünüyorduk. Madem ki, Hasret Gültekin’in heykeli Dersim’e dikiliyor, biz de yetkililerle görüştük ve Banaz’dan okey aldık. Fakat bu durum gerçekleşince ora da ortada kaldı. Şimdi heykel belediye tarafından Nazimiye Merkez’deki Cemevinin önüne dikilmiş. Biz gerek Dersim Şube Başkanımız Ali Ekber Kaya vasıtasıyla gerekse de kişisel araştırmalarda heykelin oraya Alevi kurumlarının ortak kararı olduğu, mutlaka merkeze dikilmesi konusunda daha önce heykelin Düzgün Baba Cemevi bahçesine dikilmesini engelleyen kurum tarafından belediye başkanı ile 3 kere görüşmeler öğrendik. Ancak belediye başkanı ile arkadaşımız Ali Ekber Kaya da görüşmüş ve Alevi kurumlarının ortak kararı olduğu konusunda kendisinin kandırıldığını bildirmiş. Oysa ki, Alevi kurumlarının heykel konusundaki ortak kararı heykelin söküldüğü yere dikilmesi aksi durumda heykelin teslim edilmesi yönündeydi.”
‘Heykelin söküldüğü yere dikilmesini istiyoruz’
Heykelin Nazımiye merkeze dikilmesini kabul etmediklerini belirten Kaplan, şöyle konuştu: “Sabah belediye başkanımızla görüşeceğiz. Örgütümüze danışıp, aileye danışıp heykel konusunda bir karar vereceğiz. Örgütümüzün kararı ise heykelin ya söküldüğü yere geri dikilmesi ya da heykeli alıp Türkiye’nin herhangi bir noktasına dikme yönündedir. Bu konuyu Maçoğlu ile de görüştüğümüzde bu konuyla ilgili kendisinin hiçbir şekilde taraf olmadığını ve konu hakkında aktardıklarımız dışında fazla bir bilgisinin olmadığını ifade etmişti. Ama ile onay verirse ve ailenin istediği şekilde Dersim’in herhangi bir noktasına heykeli dikerim diye de belirtmişti, Sayın Maçoğlu. Biz ise ailenin ve örgütün böyle bir kararının olmadığını söyledik ve kendisine teşekkür ettik.
‘Seyit Rıza’nın heykelini de Banaz’a dikmek istiyorduk’
Heykelin Nazımiye merkeze dikilmesinde belediye başkanının da bir hatası olmadığını dile getiren Kaplan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Heykelin sökülmesini isteyen de bir Alevi kurumudur. Arkadaşların neden böyle bir direnç gösterdiğini de anlamıyorum. Arkadaşlar Türkiye’deki Alevi toplumunu iyi okuyamıyorlar diye tahmin ediyorum. Hasret Gültekin heykeli Düzgün Babaya dikildikten sonra Seyit Rıza’nın heykelinin Banaz’a dikilmesi konusunda girişimlerde bulunmuştuk. Bir Osmanlı’nın diğeri cumhuriyetin idam ettiği 2 Alevi önderinin yan yana olmasından Banazlılar da memnun olacaklarını ifade ettiler. Tabii bu yaşananlardan sonra Banaz’daki arkadaşlar da ‘Hasreti kabul etmeyeni biz de kabul etmeyiz’ dediler. Kaldı ki, Sivas’ta katledilen 33 canın hepsi de bizim için bir simgedir. Hepsi Alevi toplumunun ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin birer onurudur. Ancak Hasret’in gerek duruşuyla gerek yaptığı müzikle, açtığı çığırla ayrı bir önemi vardır. Arkadaşların ne akla hizmet böyle bir direnç gösterdiklerini ve ‘Alevi kurumlarının ortak kararıdır’ diye gidip belediye başkanına baskı yapmaları ve yanlış bilgi vermelerini ayrıca anlamakta güçlük çekiyoruz.
‘Bu tartışmayı kapatmak istiyoruz’
Hasret Gültekin heykeline gösterilen anlamsız direncin daha fazla sürmesi durumunda atacakları adımlara değinen Kaplan, şunları ifade etti: “Yarın gidip Cemevi yöneticileriyle de belediye başkanı ile de görüşeceğiz. Örgütümüzün kararını kendilerine bildireceğiz. Artık bu saatten sonra biz aileyi ikna edip heykeli oradan alıp Hasret’in doğduğu köy ya da Banaz’da Pir Sultan Abdal’ın yanına dikeceğiz. Bu tartışmayı da böylece kapatmak istiyoruz.” PİRYOL/ÖZEL
Yakışan yaşadığı veya doğduğu yere dikilmesidir.
Önemli olan her yıl anma töreni düzenlemek, müziğini sosyal medyada yaymaktır.
Keşke anılarını yaşatsak ve yaşayabilsek.