Didim Cemevi Başkanı Hüseyin İlhan, mahalle baskısından dolayı bazı Alevilerin diğer inançlara şirin gözükmeye çalıştığını söyledi.
İlhan, “Bazı Aleviler biraz korkudan biraz da öteki tarafa şirin görünmekten dolayı inancımızın içine diğer inançların karışımını ekledi. Biz Didim’de hala çeşitli baskılara maruz kalıyoruz” dedi.
Alevi Bektaşi Federasyonu’na bağlı Didim Cemevi Başkanı Hüseyin İlhan Alevilik inancında Hakk’a yürüme erkanlarının ritüelleri ve Aleviler üzerinde devam eden baskılara ilişkin PİRHA’ya yaptığı değerlendirmelerde 600 yıldır Aleviliğin Sünni islamın baskısı ve etkisi altında olduğunu söyledi.
Alevilik inancının katliamlar ve baskılar sonucunda Sünni İslam hegemonyasında baskı altına tutulduğuna dikkat çeken İlhan, “Bazı Aleviler biraz korkudan biraz da öteki tarafa şirin görünmekten inancımızın içine diğer inançların karışımını ekledi” ifadelerini kullandı.
‘Hiçbir cenaze erkanımızı Arapça yürütmüyoruz’
Alevi inancında asimilasyon etkilerinin görüldüğünü işaret eden İlhan şöyle konuştu: “Özellikle cenaze erkanlarında biz çok yaşadık. Bizim Erzincan’da da öyleydi. Türkçe okunurken Arapça okumak şarttı. Oysa ki Alevi inancında öyle bir şey yoktu. Özellikle Didim’de biz bunu kırdık. Bütün cenaze erkanımızı kendi anlayacağımız dilde yapıyoruz. Didim’de 81 vilayetten gelen insanlar bir arada yaşıyor. Bundan dolayı da ortak dil olarak Türkçeyle erkanlarımızı yapıyoruz. Hiçbir cenaze erkanımızı Arapça yürütmüyoruz. Gülbengler, duazlar okunuyor. Hatta özellikle son yıllarda değerli canlarımız deyişlerle, telli kuran dediğimiz sazımızla cenaze erkanımızı yürütmek istiyorlar, onları da yapıyoruz. Cenaze sırlamamızda dedelerimiz geliyorlar, cenaze sırlanırken Türkçe olarak sırlama ritüelini yapıyorlar. Dediğim gibi cenazemizi Avrupa’daki 350 tane Alevi inanç önderinin yaptığı cenaze erkanları neyse biz de aynen onu uygulayarak yapıyoruz.”
‘Cemevimizin bitişiğine İmam Hatip yaptılar’
Aleviler üzerinde baskı ve asimilasyon politikalarının sürdüğüne vurgu yapan İlhan, “600 yıllık asimilasyonlar, ötekileştirmeler ve mahalle baskıları da devam ediyor. Nasıl ki devlet zorunlu din derslerini koydu. Biz Aleviler olarak özellikle lisedeyken çok zorlanıyorduk. Başaramadılar tabii, şimdi mahalle baskısı altına alıyorlar bizi. Bunu biz Didim’de yaşıyoruz. Cemevimiz merkezdedir. 150 metre güneyimizde bir cami var. İnançlarıdır saygılıyız. 150 metre doğuda bir cami daha var. 150 metre arayla ve hemen bitişiğimizde cemevimizin bitişiğine de İmam Hatip okulu yaptılar. İmam Hatip’in yanında yatılı okul da yaptılar ve 5 sene bu bina boş kaldı. 10 tane öğrenci ile İmam Hatip orada öylece boş durdu. O da yetmedi onun yanına şehrin tam göbeğine bir cami daha yapıyorlar. Bunları yapabilirler bir yerde talep varsa, ihtiyaç varsa yapılsın. Ama içini dolduracak şekilde yapılsın. Bunları yaparken bize dönük yapıyorlar. Birinin özgürlüğünün başladığı yerde diğerlerinin de özgürlüğü bitiyor. Burada diğer inançlara da saygılı olmak zorundalar” diye belirtti. PİRYOL