Alevi kurum başkanları Kenanoğlu’nun önergesini değerlendirdi: İçişleri Bakanlığı cemevlerini geziyor, samimi olsalar zaten Meclis’te çözerler.
HDP İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu, Alevilerin çözüm bekleyen sorunlarına ve taleplerine ilişkin TBMM Başkanlığı’na araştırma önergesi verdi.
Alevi kurum başkanları ise Kenanoğlu’nun vermiş olduğu önergeyi desteklediklerini belirterek, “Tüm muhalefet partileri de Alevilerin sorunlarını gündeme getirmelidir. Alevilerin sorunlarının çözülmesi için kardeşliğin, barışın, özgürlüğün olması lazım” ifadelerini kullandı.
Alevilerin eşit yurttaşlık hakları tanınsın
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu, 12 Temmuz günü Alevilerin çözüm bekleyen sorunlarına ve taleplerine ilişkin dün (13 Temmuz) Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na araştırma önergesi verdi.
Kenanoğlu, Meclis’e sunduğu araştırma önergesinde Alevilerin yaşadığı sorunlar ile talep ve isteklerinin neler olduğunun tespit edilmesini talep etti. Kenanoğlu, yasalar çerçevesinde eşit yurttaşlık haklarının tanınabilmesi amacıyla Anayasa’nın 98. ve Meclis İçtüzüğünün 104. ve 105. maddeleri uyarınca Meclis araştırma sürecinin başlatılmasını istedi.
Alevi Vakıfları Federasyonu (AVF) Genel Başkanı Remzi Akbulut, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Başkanı Gani Kaplan ve Alevi Dernekleri Federasyonu (ADFE) Genel Başkanı Celal Fırat, Kenanoğlu’nun Meclis’e vermiş olduğu araştırma önergesini desteklediklerini belirttiler.
‘Dinlemekle olmaz’
Alevi Vakıfları Federasyonu (AVF) Genel Başkanı Remzi Akbulut, Kenanoğlu tarafından Meclis’e verilen araştırma önergesinin reddedileceğini söyleyerek konuya ilişkin şöyle konuştu: “Araştırma önergesi AKP ve MHP oylarıyla yine reddedilecektir. Çünkü zaten teklifi veren HDP Milletvekili Ali Kenanoğlu. Bizim bu hak ve taleplerimizi Ali Kenanoğlu ve Kemal Bülbül dışında Meclis’te gündeme getiren yok. Biz Alevi kurumları olarak geçtiğimiz ay Kemal Kılıçdaroğlu’yla da bir görüşme yapmıştık. Bizzat bu sorunu ben kendisine söyledim. Alevilerin hak ve taleplerini Ali Kenanoğlu ve Kemal Bülbül dışında gündeme getiren yok dedim. Meclis’e taşıyan yok dedim. Siz ana muhalefet partisisiniz. Neden Alevilerin sorunlarına böyle sessiz kalıyorsunuz diye sordum. Kendileri cevap vermedi, sadece dinlediler. Yanında Veli Ağbaba vardı. İkisi de sadece dinlediler. Bu dinlemekle olmaz.”
‘Samimilerse eğer hodri meydan, önergeyi kabul etsinler’
Alevilerin demokratik hak ve taleplerinin gündemleştirilmesi gerektiğini ifade eden Akbulut, “Alevi kurumların açtığı davalar ve kazandığı haklar var. Buna rağmen hiçbir şey yapılmıyor. AİHM kararlarına rağmen hala direniyorlar. Muhalefet de buna sessiz kalmamalı. İçişleri Bakanlığı bir ekip oluşturmuş ve Alevi kurumları geziyor. Alevilerin talepleri, istekleri nedir diye soruluyor. Bu saçmalıktan başka bir şey değil. Onlara hadi oradan diyorum. Bizim boş laflara artık karnımız tok. Ali Kenanoğlu çok yerinde bir hareket yaparak Meclis’e önerge verdi. Bunu çok doğru buluyorum ve destekliyorum. Samimilerse eğer hodri meydan, önergeyi kabul etsinler. Meclis’te sorunlarımızı, taleplerimizi görüşsünler” ifadelerini kullandı.
‘Muhalefet de Alevilerin sorunlarını gündeme getirmeli’
Muhalefetin Alevi sorunlarına ilgi göstermesi gerektiğine vurgu yapan Akbulut, “Meclis’te ki tüm muhalefet partileri birleşmeli ve bu önerge üzerinden bir çözüm üretmeliler. Bu önergeye sahip çıkmalılar ve desteklemeliler diye düşünüyorum. Ali Kenanoğlu ve Kemal Bülbül var Alevilerin sorunlarını dile getiren. Onlar da bizim kurumlarımızdan gittiği için bizi sık sık gündeme taşıyorlar. Onların dışında Alevileri dillendiren yok. Muhalefet de Alevilerin sorunlarını gündeme getirmelidir” dedi.
‘Demokrasi olmadan Alevilerin sorunları çözülmez’
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Başkanı Gani Kaplan ise “Alevilerin taleplerinin yerine getirilmesi mümkün değil. Çünkü bu ülkede demokrasi yok. Demokrasi olmadığı sürece, barış olmadığı sürece, barışın olduğu bir ortam olmadığı sürece Alevilerin sorunları da çözülmez çözülemez. Tabii gündeme getirilmesi, Meclis’e taşınması Aleviler açısından olumlu bir şeydir. Biz diğer bütün siyasi partileri geziyoruz ve diyoruz ki sakın seçim bildirgenize ‘Cemevlerini yasal statüye kavuşturacağız’ diye yazmayın. ‘Alevilerin haklarını vereceğiz’ diye yazmayın diyoruz. Çünkü HDP’sinden CHP’sine hiçbirisi bizim taleplerimizi yerine getiremez. Getirmeleri mümkün değil çünkü AİHM’den bile yasal olarak kararlarımız var ama bunlar uygulanmıyor. Alevilerin sorunlarının çözülmesi ve en başta da Cemevlerinin ibadethane sayılması için İslam tarihinin yeniden yazılması lazım. Bir dinin iki ibadethanesi olmaz gözüyle bakılırsa bu iş çözülmez. Ayrı bir mezhep olarak kabul ederlerse, ayrı bir din olarak kabul ederlerse yine İslam tarihini yeniden yazmaları gerekiyor. İslam tarihini yeniden yazacak bir hükümette yok” diye konuştu.
‘O gezdikleri cemevlerini yasal olarak tanısınlar önce’
Kenanoğlu’nun verdiği önergenin Aleviler için kıymetli olduğuna değinen Kaplan, sözlerini şöyle sürdürdü: “En azından taleplerimizi, isteklerimizi gündeme getiriyor. Meclis’te dillendiriyor ama ben bu önergenin AKP ve MHP oylarıyla reddedileceğini düşünüyorum. Zaten Cumhur İttifakı muhalefetten gelen her şeyi reddettiği için bunu da reddedecektir. İçişleri Bakanlığı cemevlerini geziyor, isteğiniz talebiniz var mı diye. Bunda samimi olsalar zaten Meclis’te çözerler de bu işi. Ama onlar sadece seçim için saha çalışması yapıyor. O gezdikleri cemevlerini yasal olarak tanısınlar önce.”
‘Samimi değiller’
Alevi Dernekleri Federasyonu (ADFE) Genel Başkanı Celal Fırat da şunları söyledi: “İktidar kendi Alevisini yaratma peşinde. Kendi gibi düşünmeyen, kendi yaptıklarına onay vermeyen herkese ‘terörist’ diyerek ötekileştiren bir mantıkla hareket ediyor iktidar. Bana karşı olanlara Türkiye’de yaşam hakkı tanımam diyor. İçişleri Bakanlığı köy köy, kasaba kasaba geziyor. Alevilerin sorunlarını öğrenmek istiyoruz diyor. Alevilerin talepleri yıllardır belli. Eğer iktidar ve ortağı samimi ise Alevi örgütleri ile ve bu konuda sözü olan herkesle otursun konuşun ve bu sorunu çözsün. Araştırma önergesine ‘Evet’ desinler ve Meclis’te bu konuyu gündemlerine alıp çözsünler. Ama samimi değiller. Türkiye’nin bu sevgisizlikten, bu ötekileştirmeden bir an önce çıkması lazım. Sevginin egemen olması lazım. Kardeşliğin, barışın, özgürlüğün olması lazım. Herkesin kendi dini, dili, inancıyla beraberce yaşadığı bir toplum olmasını istiyoruz. Bunun için mücadele ediyoruz. Ne olursa olsun biz mücadelemize devam edeceğiz.” (Kaynak: PİRHA)